Bak, bazı şeylere sahip olabilirim, ama bu seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | انظري، ربّما أستخف بالأمر بعض الشيء، لكنّ ذلك ليس من شأنك. |
- Bu kadar parayı nereden aldın? - Seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | من اين حصلت على كل هذه النقود هذا ليس من شأنك |
Ama bu benim hayatım ve psikologa gidip gitmediğim seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | لكنّها حياتي، وسواء زُرْتُ طبيباً نفسياً أمْ لا، فإنّه ليس من شأنك. |
Seni hiç ilgilendirmez; ama söyleyeyim, bir ara fotoğraf çekiyordum. | Open Subtitles | هذا لا يخصك و لكننى كنت أقوم بإلتقاط بعض الصور. |
Bu bir aile meselesi. Seni hiç ilgilendirmez. Kim bu ha! | Open Subtitles | إنّها أمورٌ عائلية, لا دخل لكَ فيها من هذا الشخص؟ |
Seni hiç ilgilendirmez. Beni tanımıyorsun. Babamı da tanımıyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنه لا شأن لك بهذا، فأنت لا تعرفيني ولا تعرفين أبي |
Ne yaptığım veya nereye gittiğim seni hiç ilgilendirmez. Sen benim sahibim değilsin. | Open Subtitles | ما اقوم به واين اذهب ليس من شأنك , انت لا تملكني |
Kızları tavlama konusunu merak etme. Seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا تقلق بشأن ان احصل على فتاة بدون ان ادفع خمس دولارات ، هذا ليس من شأنك |
Kiminle, niye, ne zaman, nasıl düzüştüğüm seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | ، من , لما , متى , كيف أعاشر ليس من شأنك , حسنا ً ؟ |
Eğitimin beş ay olması, peşinden gebeliği önleyiciler dahil Tunus'ta bedava tatil olması, seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | ليس من شأنك حتى لو كانت خمس سنين تتخللها عطلةٌ مجانيةٌ في تونس، مع أدوات للوقاية الجنسية. |
kavga ettik ve bu sizi hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | تقاتلنا, والحقيقة أنه ليس من شأنك ياسيد راولنز |
Sizi hiç ilgilendirmez. Ama onu bulmanız için para veririm. | Open Subtitles | في الحقيقة أن هذا ليس من شأنك سيد راولنز ولكنني سأدفع لك للبحث عنها |
Yaptığım şeyler seni hiç ilgilendirmez. Bilmen gereken tek şey... | Open Subtitles | ما أفعله ليس من شأنك بتاتاً كل ما يتعين عليك معرفته |
Arkadaşını korumaya çalışman çok tatlı bir şey ama seni hiç ilgilendirmez, tamam mı? | Open Subtitles | أعتقد أن الأمر لطيفحقاًأنكتحاولحمايةصديقك ، لكن هذا لا يخصك حقاً، هل فهمت هذا؟ |
- Doğru, sizi hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | - بالطبع سيد " آلين " , الموضوع لا يخصك |
Bakın, kim olduğunuzu bilmiyorum ama ailemle ilgili bir sorunum olsa da olmasa da sizi hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا أعرف من تكون لكن المشكلة التي ربما أعاني منها أو لا مع أهلي لا دخل لك فيها |
Seni hiç ilgilendirmez. Beni tanımıyorsun. Babamı da tanımıyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنه لا شأن لك بهذا، فأنت لا تعرفيني ولا تعرفين أبي |
Ama para benim ve gerisi sizi hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | المال مالي, ولا دخل لكِ بالأمر |
Sanırım bu seni hiç ilgilendirmez Danny. | Open Subtitles | لا أظن أن هذا من شأنك يا داني. |
- Seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | هذا لا يعنيك بشيء. |
Kimin Beyaz Saray'da olduğu beni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | التي يُديرون بها البيت الأبيض ليست محل إهتمام بالنسبة لي |
Adresimi kime mesaj attığım seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | ليس من شأنكَ منْ أرسل له عنواني. |