"hiç yardımcı olmuyor" - Translation from Turkish to Arabic

• لا يساعد
• لا تساعد
• لا يساعدني

Ben buradan çok ürküyorum. Bu da hiç yardımcı olmuyor. Cidden boktan bir durumdayız.
اشعر بالخوف الشديد هنا. وهذا ايضا لا يساعد , هذا حقآ , شىء لعين.

Kalça ameliyatının iyileşmesini bekliyor ve üvey babam hiç yardımcı olmuyor.
هي لا تزال تتعافي من جراحة الورك وزوج امي هو فقط لا يساعد

Arkamda gidip gelmen hiç yardımcı olmuyor.
تعلمون، فإن المقعد الخلفي القيادة، لا يساعد.

Ancak yangın otlarla beslenen canlılara hiç yardımcı olmuyor.
لكن الحرائق لا تساعد من يحتاجون لأكل العشب هنا، والآن

- Baba, korkuyorum, tamam mı? Bir ucubenin göz hapsinde olmak da hiç yardımcı olmuyor.
و لا يساعدني وجودُ من يزحفُ خلفي و يراقبونني

Sadece başından beri Cole'dan hoşlanmaman hiç yardımcı olmuyor.
لكن هذا لا يساعد فأنتِ تكرهين "كول" منذ البداية

Ve uğursuz bir eşe sahip olmak da hiç yardımcı olmuyor.
وان الأمر لا يساعد على ان تكون لديك زوجة ذو وجها" نحس

Curtis, çok tatlısın ama bu konuşman hiç yardımcı olmuyor bana.
لينتهي than-- كورتيس، الحلو ما يكون ذلك، الكلام في الحقيقة لا يساعد.

Davranışın, bize hiç yardımcı olmuyor.
تصرفكِ هذا لا يساعد

Bu sünger kostümü hiç yardımcı olmuyor.
وهذا الزي لا يساعد

hiç yardımcı olmuyor.
حسنا , هذا لا يساعد

Ve bu içinde bulunduğum durumda hiç yardımcı olmuyor.
و هذا حقّاً لا يساعد وضعي

hiç yardımcı olmuyor.
هذا حقاً لا يساعد

- Bay Seymour, hiç yardımcı olmuyor.
- سيد سيمور ذلك لا يساعد

İnsanlar korkuyor ve Christian hiç yardımcı olmuyor.
الناس مرتعبة و (كريستيان) لا يساعد

- Bu hiç yardımcı olmuyor, Barbara.
- هذا لا يساعد يا باربرا

hiç yardımcı olmuyor.
هذا لا يساعد

- Rose ne düşünüyor? - hiç yardımcı olmuyor.
وما الذي تعتقده روز اه أنها لا تساعد

Lane, bu aptal slow şarkı hiç yardımcı olmuyor.
يا "لاين"، هذه الأغنية الغبية البطيئة لا تساعد.

Ayrıca, gözlükler saklamaya hiç yardımcı olmuyor.
بالإضافة لأن النظارات لا تساعد

Linda bana hep bunu söylüyorsun ama bu bana hiç yardımcı olmuyor.
انتي دائما ما تقولين هذا لي , ليندا انه هذا الأمر لا يساعدني بتاتا