Demek istediğim hava durumu yağmur hakkında hiçbirşey söylemedi. | Open Subtitles | أعني, نشرة الطقس لم تقل أي شيء حول الأمطار |
Bana hiçbirşey söylemedi. | Open Subtitles | لم تقل أي شيء لي |
dedi daha sonra cam topu bıraktı ve oda yerde kırıldı ondan sonra hiçbirşey söylemedi, öldüğünü anladım böyle hiçbirşey ifade etmeyen şeyleri herzaman söylerdi duygusal arkadaşım değil mi? | Open Subtitles | "روزبد" عندئذٍ أسقط الكرة الكريستالية ووقع على الأرض لم يقل أي شيء بعدها وعرفت أنه مات |
Sıradaki benim! hiçbirşey söylemedi. | Open Subtitles | أنة لم يقل أي شيء فقط قد السيارة |
Babamız hiçbirşey söylemedi. | Open Subtitles | والدنا لم يقل أي شيء |