"hiçbir şeyin yok" - Translation from Turkish to Arabic

• ليس لديك شيء
• ليس لديك ما
• ليس لديك أي شيء
• لا تملك شيئاً
• ليس لديكِ ما
• لا شيء يهم
• لديك شيئا
• لديك شيئاً
• لديكَ شيء
• لديكِ أي شيء
• ليس لديك شئ
• ليس لديك شىء
• لا تملك أي شيء

Burayı tamamen taradık. hiçbir şeyin yok.
لقد مشّطنا هذا المكان، ليس لديك شيء هنا..

Kazan ya da kaybet, bunu üniversite başvuruna koyuyoruz çünkü sahiden hiçbir şeyin yok.
حسناً، سواء فزت أو خسرت سنضع ذلك في نموذج تقديمك للجامعة لأن ليس لديك شيء حرفياً

Coudair haklı. Ona verebilecek hiçbir şeyin yok. Wheaton'ın her şeyi var.
كودير علي حق ، ليس لديك ما تمنحه لها ، ويتون لديه كل شيء

Ona söyleyecek hiçbir şeyin yok, anladın mı beni?
ليس لديك أي شيء لتقوله لها هل تفهم ذلك ؟

Senin hiçbir şeyin yok, haber benim.
و أنت الآن لا تملك شيئاً, و هذه التغطية لي

Söyleyecek hiçbir şeyin yok, değil mi?
ليس لديكِ ما تقوليه، أليس كذلك؟

Burada yiyecek hiçbir şeyin yok!
ليس لديك شيء نأكله هناك

Benim işime yarayacak hiçbir şeyin yok.
ليس لديك شيء تعرضه علي

Bana söyleyecek, soracak hiçbir şeyin yok mu?
ليس لديك شيء لتقوله لي؟

O hâlde kaybedecek hiçbir şeyin yok, tatlım.
فإذن ليس لديك ما تخسره الآن يا عزيزي، صحيح؟

Öyleyse, savunman için söyleyecek hiçbir şeyin yok, Zeyna.
إذاً ليس لديك ما تقولينه في دفاعك

Aylar süren deneylere rağmen sunacak hiçbir şeyin yok.
بعد أشهر من التجارب ليس لديك ما تريه

Bulduklarına bakılırsa, izini sürebilecek hiçbir şeyin yok.
استناداً على ما وجدته، ليس لديك أي شيء لتعقبه.

Ona söyleyecek hiçbir şeyin yok, anladın mı beni?
أنت ليس لديك أي شيء لتقوله لها هل تفهم؟

Jeff, hayatına bir bak. hiçbir şeyin yok. İşsizsin.
" جيف " أنظر لحياتك أنت لا تملك شيئاً , لا وظيفة

Korkacak hiçbir şeyin yok, ebediyen.
ليس لديكِ ما تخافين منه على الإطلاق.

hiçbir şeyin yok.
بل لا شيء يهم

Görelim bakalım sende ne varmış. hiçbir şeyin yok adamım.
-ليس لديك شيئا, ليس لديك شيئا يارجل

Gerçekten masumsan o zaman gizleyecek hiçbir şeyin yok.
ذا كنت بريئة حقا, فليس لديك شيئاً لإخفائه.

Söyleyecek hiçbir şeyin yok mu?
أليس لديكَ شيء للقولِ؟

Karsten'ı suçlu çıkaracak hiçbir şeyin yok mu yani?
ليس لديكِ أي شيء تجريمي ضد كارستن؟

Senin gibi ayaktakımı korkusuz olabiliyor çünkü kaybedecek hiçbir şeyin yok.
لان ليس لديك شئ لتخسره لكن ليس أنا لدي حياه بنيتها

Sana lüksler sunacak değiliz. Kazanacak hiçbir şeyin yok.
ليس لديك شىء لتكسبه هنا.

Ama her şey dağılınca, anladın ki hiçbir şeyin yok senin.
و عندما انهار كل هذا اتوعبت أنك لا تملك أي شيء