"hint okyanusu'" - Translation from Turkish to Arabic

    • في المحيط الهندي
        
    • في المُحيط الهنديّ
        
    Aşçım Herakles'le, yolcusuz, Hint Okyanusu'nda bir yerlerde olmak. Open Subtitles و مع طباخي هيراكليس و دون أي مسافرين آخرين لنذهب الى مكان ما في المحيط الهندي
    Görünüşe göre Hint Okyanusu'nun güneyinde bir yere çarpacak. Open Subtitles يبدو أنّهم ذاهبون لدكِّ مكانٍ ما في المحيط الهندي الجنوبي.
    İşe yarayacak kadar büyük bir örneği 3 ay önce Hint Okyanusu'ndan çıkartıldı. Open Subtitles أول عينة كبير بما يكفي ظهرت في المحيط الهندي قبل 3 أشهر.
    16 yaşıma geldiğimde onu Hint Okyanusu'na atmıştım. Magus'a bir daha asla binmeyeceğime yemin etmiştim. Open Subtitles ألقيته في المُحيط الهنديّ حينما كنتُ بالـ 16، وأقسمتُ ألّا أستقلُّ (ماجاس) مُجدداً.
    16 yaşıma geldiğimde onu Hint Okyanusu'na atmıştım. Magus'a bir daha asla binmeyeceğime yemin etmiştim. Open Subtitles ألقيته في المُحيط الهنديّ حينما كنتُ بالـ 16، وأقسمتُ ألّا أستقلُّ (ماجاس) مُجدداً.
    Hint Okyanusu'nda 1980 El Nino sırasında olan şeydi buydu. Avrupa ve Kuzey Amerika'dan çok daha büyük bir alanda mercanların %80'i beyazladı ve bunların dörtte biri öldü. TED حسنا هذا مايحدث في المحيط الهندي خلال عام 1998 في النينو في منطقة متسعة كبيرة أكبر من حجم أمريكا الشمالية وأوروبا عندما يزال لون 80 في المئة من المرجان وربعهم يموتون
    İki mermi sık, Hint Okyanusu'na at. Open Subtitles حنفية مزدوجة،ملقاة في المحيط الهندي
    İzlediğiniz görüntüler Hint Okyanusu'ndaki "Christiane 1" adlı kurtarma gemisinden geliyor. Open Subtitles "يأتينا هذا الشريط المصوّر الذي لا يُنسى من (كريستيان 1)" -مركبة إسعاف في (المحيط الهندي" )" -كيف تريد بيضك يا (دان)؟
    Bu ormanın tek varoluş sebebi... yüzlerce km ötedeki Hint Okyanusu'nun... sıcak Agulhas akıntısından yükselen nem. Open Subtitles غابة تواجدت بسبب ارتفاع الرطوبة من تيار الـ(أغُلاس) الدافئ على بعد مئات الأميال في المحيط الهندي
    HİNT OKYANUSU'NDA BİR YER Open Subtitles "في مكانٍ ما في المحيط الهندي".
    Hint Okyanusu'ndaki Yılbaşı Adası. Open Subtitles جزيرة (الكريسماس) في المحيط الهندي.
    Neyse ki ön araştırma ekibimiz kargaşalı bölgelere aşinalar ki dürüst olalım bu oldukça önemli çünkü Yemen ve Somali arasında bir bölgeye giriyorduk ve vali yardımcısı da dahil neredeyse milyon tane yerden yardım alarak sonunda kendimizi Hint Okyanusu'nun yasa dışı sularında tahta bir kargo gemisiyle yola koyulmuş bir hâlde bulduk. Üstelik tuvaletimiz de buydu. TED على أية حال، فريقُ استطلاعنا كان لحسن الحظ ذا خبرة في استكشاف المناطق غير المستقرة، بحيثُ، ولنكن صادقين، يعدُ أمراً مهماً لأننا كنا نحاول الوصول لمكان يقع بين اليمن والصومال، وبعد استخدام العديد من الواسطات، وإحداها كان مع نائب المحافظة، تمكنّا أخيراً من التحرك، وإن كان على متن سفينة نقلٍ إسمنت خشبية تبحر بين القراصنة في المحيط الهندي ويوجد عليها مرحاضٌ مثل هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more