"his var içimde" - Translation from Turkish to Arabic

• لدي شعور
• لديّ شعور
• لدي احساس
• لديّ شعورٌ
• عندى إحساس
• حصلت على شعور

Aletine bir kurşun yediğinde elmasların nerede... ..olduğunu söyleyeceğine dair bir his var içimde.
لدي شعور بأنه إن وضعت رصاصة في خصيتيك ستخبرني أين هي

-Bu uçak ile ilgili kötü bir his var içimde. -Bilmiyorum bence daha fazla...
لدي شعور سيئ حيال هذه الطائرة أظن أننا يجب أن نجربها أكثر

Olanları hiç hatırlamıyorum ama sanki özür dilemeliymişim gibi bir his var içimde.
ربما لا أتذكر كل ماحدث لكن لدي شعور بأنه ينبغي علي الإعتذار

Yağlayıcıyı önerirdim ama onun üzerine de düşmüşsündür gibi bir his var içimde.
سأقترح زيت تشحيم لكن لديّ شعور انك سقطت على بعض من ذلك أيضاً

Her neyse, nedense onun bizi bulacağına dair bir his var içimde.
على كل حال، لدي احساس غريب بأنها من ستجدنا

Bu gece bitireceğime dair bir his var içimde.
لديّ شعورٌ بأنّني سأنتهي منها هته اللّيلة

Çocukları olduğuna dair kötü bir his var içimde.
أنا عندى إحساس سىء بأن عنده أولاد

Bize bütün hikayeyi anlatmadıklarına dair bir his var içimde.
حصلت على شعور نحن لسنا أن يخبر كامل القصّة.

Daha iyi yapacağıma dair bir his var içimde bebeğim.
لدي شعور أنا ستعمل جعل كل شيء على نحو أفضل، وحبيبتى رضيع.

Hayatımız boyunca milletin bu çekişmeden bahsedeceğine dair bir his var içimde.
لدي شعور بأن الناس سوف عن هذا المواجهة لبقية حياتهم

Çalışırım ama bu gece çok uzun geçecekmiş gibi bir his var içimde.
سأحاول و لكن لدي شعور أنها ستكون ليلة كبيرة

Oynadığınız oyunların çoğunu kazandığınıza dair bir his var içimde. Henüz değil.
لدي شعور أنّك تربح معظم المباريات التي تلعبها.

Kolluk kuvvetleriyle takıldığına dair bir his var içimde.
لدي شعور أنك تعملين في وكالة لتطبيق القانون

Orada mutlu olacakmışım gibi bir his var içimde.
لدي شعور بأنني سأكون سعيدة هناك.

Neden az önce berbat bir hata yaptığımız gibi batan bir his var içimde?
لمَ لديّ شعور قابض بأننا ارتكبنا خطأ فظيعاً للتو؟

İçinde oldukları şey her ne ise ondan kurtulamayacaklarına dair bir his var içimde.
لديّ شعور أيًا كان ما سيقدمان عليه فلن يتحررا منه يومًا

Ufak bir artış göreceğimize dair bir his var içimde.
لديّ شعور بأننا سنشهد إرتفاعاً طفيفاً في الجرائم.

Nihayet birini göreceğime dair bir his var içimde.
لدي احساس أني آخيرا سأري أحدهم

Yakında bu gidişatın sarpa saracağına dair bir his var içimde.
لدي احساس أن الأمور ستصبح عصيبة قريباً.

İhtiyacımız olacağına dair bir his var içimde.
لدي احساس بأننا سوف نحتاج اليهم

Sesini alçalt. Burada kulak misafiri olmayı seven tek kişi o değilmiş gibi bir his var içimde.
إخفض صوتكَ, لديّ شعورٌ بأنّه ليس الوحيد الذي يتنصت هنا

Bu gece olacak gibi bir his var içimde.
عندى إحساس إنى قد أعانى من الأرق الليلة

Artık Kansas'da ...değiliz gibi bir his var içimde.
توتو، لقد حصلت على شعور نحن لسنا في كانساس بعد الآن.