"hisarın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحصن
        
    Korkum şu ki bu Hisarın alınması adayı en beter biçimde bölecektir. Open Subtitles أخشى أن أخذُ هذا الحصن يسبب تقسيم هذه الجزيرة بأخطر طريقة
    Hisarın altından giden tüneller var. Open Subtitles هناك شبكة من الأنفاق التي تعمل تحت الحصن
    Hisarın onarımında sorumlu olduğunu herkese garanti etti. Open Subtitles أكّد للجميع أنه سيكون مسؤولاً عن ترميم الحصن
    Altın o Hisarın içinde olduğu sürece hisarla birlikte geleceklerimizi de ele geçirecekler. Open Subtitles وطالما ذلك الذهب بداخله سيحصلون على مستقبلنا مع الحصن
    İki tarafta da 350 sikke var biri elimin altında diğeri de senin Hisarın altındaki kasada bekliyor. Open Subtitles ثلاثمائة وخمسين قطعة بكل جانب، واحدة منهم أستطيع حملها في راحة يدي والأخرى تشغل حالياً القبو كاملاً أسفل الحصن
    Bu yüzden yapmamız gereken, Hisarın fethedilemeyeceğinden emin olmak ki, "Bahtiyar" bunu yapmıştı, benim de yapacağım şey bu. Open Subtitles أفترض إذاً أن ما علينا فعله هو التأكد بأنّ الحصن لا يمكن غزوّه والذي من حسن الحظ ما أفعله الآن
    Benden de Hisarın tamirine göz kulak olmamı istediler. Open Subtitles طلبوا مني الإشراف على ترميم الحصن
    Hisarın içinde direnenler bozgun edildi. Open Subtitles إن المقاومة داخل الحصن قد هزمت
    Hisarın en derin kısmı o. Open Subtitles وهو أعمق جزء من الحصن.
    Flint'in Hisarın kendisini bile tehdit edecek kadar ileri gideceği aklıma bile gelmezdi. Open Subtitles ولم أكن أعرف أن (فلينت) سيكون متهوراً هكذا ليُهدد الحصن نفسه.
    Hisarın tamirinin Nassau'nun güvenliği için elzem olduğunda uzlaştık. Open Subtitles ووافقنا على أن إستعادة الحصن أمر حاسم لأمن (ناسو)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more