Pete, bu hoş adam dün beni tutuklayan adam. | Open Subtitles | هذا يا بيتي الرجل اللطيف الذي اعتقلني البارحه |
Buradaki hoş adam seninle ilgilenecek ve konuşmayı gerçekten çok sever, | Open Subtitles | هذا الرجل اللطيف سيعتني بك وهو يحب حقا أن يتكلم |
Bu hoş adam sana parmağını kaldır dediğinde onu kaldır ve ağla. | Open Subtitles | عندما يطلب منكِ ذلك الرجل اللطيف أن ترفعي إصبعكِ، ارفعيه وابكي |
Hayır! Hiç de değil. Seninle tanıştım, "hoş adam" diye düşündüm. | Open Subtitles | لا على الإطلاق "لقد قابلتك وفكرت أنك "شخص لطيف |
Sıradaki Roy Penig, ... ... ilginç bir Kentucky sanatçısı... ...ve en hoş adam. | TED | التالي هو (روي بينيج) فنان متميز من ولاية كنتاكي وهو شخص لطيف جدًا |
Oh, evet, harika. hoş adam. | Open Subtitles | نعم لا بأس شخص لطيف |
Terörle mücadeledeki hoş adam var ya. | Open Subtitles | الرجل اللطيف من مكافحة الارهاب... .. |