- Hayır, hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | لا، إنهم يحبون هذا - لا، هذا ليس لطيفاً - |
Tıpkı duştaymış gibi. - Onunla bu şekilde konuşma. - Hayır, hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | لا تتحدث إليها هكذا - لا ، إنهم يحبون هذا - |
İnsanları tedirgin etmek çok hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | لا , إنهم يحبون مضايقة الناس |
Üzgünüm ama benim gibi gerçek bir ikon görmek hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | آسف بشأن ذلك. من الجميل لهم أن يروا رمز حقيقي مثلي. |
Üzgünüm ama benim gibi gerçek bir ikon görmek hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | آسف بشأن ذلك. من الجميل لهم أن يروا رمز حقيقي مثلي. |
Başsavcıya kafa tutmamız hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | ولكنه لا يكلفنا عملاء هم يحبون أن نكون نحن في مواجهة محامي الولاية |
Akıllarına gelen ilk çözüm bu çünkü böylesi hem kolay hem de hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | انه سبيلهم الاول بسبب انه سهل و هم يحبون ذلك |
Hedef hoşlarına gidiyor, ama süreç değil. | Open Subtitles | إنهم يستمتعون بالهدف، لا بالطريق إليه |
hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | إنهم يحبون ذلك |
Benimle kısa konuşmalar yapmak hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | هم يحبون أن يتحدثوا معي قليلاً |
Bu hoşlarına gidiyor. | Open Subtitles | هم يحبون غسلها |