"huş ağacı" - Translation from Turkish to Arabic

    • البِتيولا
        
    Dev şırıngaları çıkardım ve torbalara izleme izotoplu karbondioksit gazı enjekte ettim. İlk olarak huş ağacı. TED وأخرجتُ الحُقن العملاقة، وحقنتُ الأكياس بجهاز النظائر الكيميائية، غازات ثاني أكسيد الكربون، أولًا البِتيولا.
    Mesele, miselyumun sadece ormandaki farklı bireylere bağlanması değil, aynı türden bireyler haricinde huş ağacı ve göknar gibi türlere bağlanması. Bu bir tür Internet gibi çalışır. TED وليس هذا فحسب، يربطُ الغزل الفطري أفراداً مختلفة في الغابة. أفرادٌ ليسوا فقط من نفس النوع، لكن من بين الأنواع، مثل البِتيولا والشوح، وتعمل كنوع مثل الإنترنت.
    huş ağacı radyoaktif gazı emmişti. TED لقد امتص نبات البِتيولا الغاز المشع.
    Huş ağacının göknar ağacııyla konuşma sesiydi. Huş ağacı: "Hey, yardımcı olabilir miyim?" TED كان صوت البِتيولا يتحدثُ إلى الشوح، وكان البِتيولا يقول، "مرحباً، أيمكنني مساعدتك؟"
    Demek ki yılın bu zamanı, yaz ayında huş ağacı göknara, göknarın huş ağacına gönderdiğinden özellikle göknar gölgedeyken daha fazla karbon gönderiyordu. TED تظهر في ذلك الوقت من السنة. في الصيف، كان البِتيولا يرسلُ كربون أكثر إلى الشوح مما يعيده الشوح غلى البِتيولا، وعلى وجه الخصوص عندما يكون الشوح تحت الظل.
    Daha sonraki denemelerde bunun tam tersini gözlemledik. huş ağacı yapraksız kalırken göknar hâlâ büyüdüğü için göknar huş ağacının göknara gönderdiğinden fazla karbon gönderiyordu. TED وثم في تجارب لاحقة، وجدنا العكس، أن الشوح كان يرسلُ كربون أكثر إلى البِتيولا مما يرسله البِتيولا إليه، وذلك بسبب أن الشوح كان في طور النمو بينما كان البِتيولا بلا أوراق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more