Özür dilerim, İçeceğimi döktüm, peçete alabilir miyim? | Open Subtitles | عفواًياآنسة،لقدسكبتُ شرابي ، هل يمكننى أن أحصل على بعض المناديل؟ |
Arabanın içinde içeceğimi koymak için bir bölme istiyorum! | Open Subtitles | أريد مكاناً بهذه السيارة لكي أضع شرابي! |
Ben içeceğimi koyacak bölme diyorum. | Open Subtitles | قلت مكاناً لكي أضع شرابي |
On yıl önce, seninle içki içeceğimi söyleseydin bu sahtekârlarla birlikte tabii seni hemen teslim ederdim. | Open Subtitles | لو اخبتني منذ 10 سنوات أني سأشرب معك ومع هؤلاء اللصوص لألزمتك بالأمر |
Arkadaş olduğumuz için çok mutluyum, beni merak ettiğin için de ancak bir şeyler ters gittiğinde hemen içeceğimi düşünmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | أنا ممتنة لصداقتك و شاكرة لما تفعلينه معي، لكن ليس في كل مرة تظنين بأنني سأشرب في حال حدثت مشكلة |
İşte bu yüzden, buzlu içeceğimi bütün gün bacaklarımın arasında taşıyorum. | Open Subtitles | لذلك كنت واضعاً مشروبي المثلج بين ساقاي طوال اليوم |
Sanırım içeceğimi mobilyanın üzerine doğrudan koyacağım. | Open Subtitles | اعتقد انني سأذهب اضع مشروبي على الاثاث. |
İçeceğimi içmeli, sonra duş almalıyım. | Open Subtitles | أريد أن أتناول شرابي وأغتسل |
İçecek olayının olduğu gece. İçeceğimi kız kardeşinin elbisesine dökmüştüm. O andan itibaren benden nefret etmeye başlamıştı. | Open Subtitles | ليلة حادثة (السلوشي)، وقد سكبت كل شرابي علي رداء أختك الجديد |
İçeceğimi geri ver. | Open Subtitles | الآن ـ أعيدي لي شرابي |
- Kendi içeceğimi kendim alabilirim. | Open Subtitles | خذي -يمكنني شراء شرابي بنفسي |
- Daha içeceğimi bitirmedim. | Open Subtitles | لم ينتهى شرابي |
Sylvester? Bir biyoloji laboratuvarının buzdolabından bir şey içeceğimi düşünüyor musun? | Open Subtitles | أتعتقدين حقّاً أنّني سأشرب شيئاً من ثلاجة مختبر بيولوجي؟ |
Seninle içeceğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن أني سأشرب معك ؟ |
Benim içeceğimi de o attırdı. | Open Subtitles | لقد جعلني ألقي مشروبي أيضاً |
Neredeyse içeceğimi döktürecektin bana. | Open Subtitles | كنت على وشك سكب مشروبي |