"içeri girdiğimizde" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما ندخل
        
    • حالما ندخل
        
    • دخولنا
        
    • نصبح في الداخل
        
    • عندما دخلنا
        
    İçeri girdiğimizde size sadece iki soru soracağım birincisi onu tanıyabildiniz mi? Open Subtitles عندما ندخل ، سأطرح سؤالين عليك فقط هل يُمكنك التعرف عليه ؟
    İçeri girdiğimizde ne olursa olsun kapıya arkanı dönme. Open Subtitles عندما ندخل لا تقومي ايا كان ما ستفعلينه ان تديري ظهرك للباب هل تسمعينني؟
    Eğer biz çıkıyorsak, bunun anlamı içeri girdiğimizde elini tutabilir miyim? Open Subtitles إذا كنا نتواعد .. هل هذا يعني عندما ندخل هناك يمكنني أن أمسك يدكِ؟
    İçeri girdiğimizde doğruca kara kutuya doğru gidiyoruz. Open Subtitles حالما ندخل, سنذهب مباشرةً إلى الصندوق الأسود
    İçeri girdiğimizde birbirimizle konuşmayacağız. Open Subtitles حالما ندخل ،، لن نتحدثَ إلى بعضنا البعض
    Biz içeri girdiğimizde annen ve baban seks yapmak üzereydi. Open Subtitles أبويك كانوا على وشك أن يمارسو الجنس عند دخولنا
    Dinle, içeri girdiğimizde... beni duymayacağını biliyorum, o nedenle, bunu şimdi söyleyeceğim, oraya girmen gerekmiyor. Open Subtitles كيف تعرف أنه هناك؟ إسمع، أعرف أنك لن تسمعني عندما نصبح في الداخل
    İçeri girdiğimizde herkesin sana baktığını fark ettin mi? Open Subtitles هل رأيت الجميع يحدقون بك عندما دخلنا ؟
    Dikkatini topla. İçeri girdiğimizde gereksiz bilgiler verme. Open Subtitles تيقضي، عندما ندخل لا تقولي أكثر مما ينبغي
    Eli, içeri girdiğimizde, Barmen kız sende. Open Subtitles أيلي , عندما ندخل, أنت تذهب لفتاة البار.
    İçeri girdiğimizde kokudan şikâyet etme eğilimi gösterebilirsin ama koku alma duyumun senden on kat daha güçlü olduğunu unutma. Open Subtitles عندما ندخل ربما ستتذمّر من الرائحة تذكّر أن حاسة الشم عندي أقوى بعشر مرات منك
    İçeri girdiğimizde yavaşça hareket edeceksin tamam mı? Open Subtitles عندما ندخل هنا ، تصعد هناك ببطء ، حسنا؟
    İçeri girdiğimizde hiçbir şey söyleme. Open Subtitles عندما ندخل إلى هنا لا تتفوه بشيئ
    İçeri girdiğimizde yanımda kal ve hareket etme. Open Subtitles عندما ندخل ، ابق قريباً مني ولا تتحرك
    İçeri girdiğimizde, etrafımı sarın. Open Subtitles ،إذاً عندما ندخل عليكم أن تغطوا علي.
    İçeri girdiğimizde, akademi ve Ramallah'da yapacaklarımızla ilgili kısa bir röportajı kabul ettik, ama açıkçası onlar muhtemelen dışarda olanlarla ilgili bir yorum isteyecekler. Open Subtitles عندما ندخل سنوافق على مقابلة قصيرة عن الأكاديمية وما نحاول فعله في رام الله لكن من الواضح انهم يريدون تعليقاً على ما يحدث في الخارج
    Pekala Jamie, içeri girdiğimizde VX laboratuvarının dışındaki güvenlik görevlisi alarmı çalıştırmadan icabına bakmalısın. Open Subtitles أجل، (جيمي) حالما ندخل سيتوّجب عليك الإطاحة بالحارس الموجود بخارج المختبر، قبل أن يطلق الإنذار
    İçeri girdiğimizde gizli kimliklere ihtiyacımız olacak. Open Subtitles حالما ندخل سنحتاج تغطية.
    Unutmayın, içeri girdiğimizde, herkes dediklerime uyacak. Open Subtitles والأن, تذكروا بمجرد دخولنا على الجميع فعل ما أقوله بالضبط
    Çünkü bir kere içeri girdiğimizde, onlar anlamadan önce yalnızca bir dakikamız var belki iki... Open Subtitles لماذا انتظرت ان تفعلها الآن ؟ لأن بمجرد دخولنا سيكون لدينا دقيقة او ربما دقيقتين قبل ان يعرفوا
    İçeri girdiğimizde bir şeylerin ortaya çıkacağından eminim. Open Subtitles إنني واثق بشيء سيظهر بنفسه حالما نصبح في الداخل
    İçeri girdiğimizde kapıları kilitlemiş. Open Subtitles أغلق الباب عندما دخلنا بالداخل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more