| Ateş Ulusu gemilerinin içeri girmesini engellemek için bu karışık mayınları kullanıyorduk. | Open Subtitles | لقد كنا نستخدم هذه الألغام المتكتلة لنمنع سفن أمة النار من الدخول |
| Fibrin adında özel bir protein kanın dışarı akmasını ve bakteri ve patojenlerin içeri girmesini engelleyen çapraz bağlar oluşturur. | TED | الليفين وهو بروتين خاص يقوم ببناء شبكة متداخلة أعلي الجلد حيث يوقف تدفق الدم ويمنع البكتريا والطفيليات من الدخول |
| Yahudi mesihi ve zombi koşerlerin içeri girmesini önlemenin en iyi yolu. | Open Subtitles | ليمنعوا مسيح اليهود هو وأمواته الأحياء من الدخول |
| Sarayın duvarları insanların içeri girmesini önlemek için tuğlayla 15 kat daha takviye edilmiş. | Open Subtitles | جدران القصر عُزِزت بالطوب ، بـ 15 طبقة عميقة لمنع أي شخص من الدخول إليه |
| Bazı mühürler vampirlerin içeri girmesini önler. | Open Subtitles | بعض تعويذات الحجب تمنع مصاصين الدماء من الدخول. |
| Sonra o şeyin içeri girmesini engelleyeceğim. | Open Subtitles | وبعدها سأمنع ذلك الشيء من الدخول الى هنا |
| İçeri girmesini beklesek iyi olur. | Open Subtitles | فلننتظر و نرى هل سيتمكن من الدخول أم لا |
| Doğaları gereği insanlar daima davetsiz misafirleri kollamakta ve dışarıdakilerin içeri girmesini engellemeye çalışmaktadır. | Open Subtitles | الناس بطبيعتهم يحترسون من الدخلاء أيها ال... في محاولة منع من بالخارج من الدخول |
| İçeri girmesini engellemek için her şeyi yaptım. | Open Subtitles | فعلت كل ما بوسعي لمنعه من الدخول. |
| İçeri girmesini nasıl engelleyeceğiz? Buraya sıkışıp kaldık! | Open Subtitles | كيف سنمنعها من الدخول نحن محاصرين هنا |