"içgüdüleriniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • حدسك
        
    • غريزتك
        
    • الغرائز
        
    • الحدس
        
    • غريزتكما
        
    Yoruba mitolojisinde Ori ruhunuz, özünüz, içgüdüleriniz anlamına gelir. TED وكما ترون، اليوري في الأساطير اليوربيا تعني روحك، وجوهرك، وتعني حدسك.
    İçgüdüleriniz neşterden kesin ve herhangi bir makineden hızlı olmalı. Open Subtitles حدسك يجب أن يكون أحد من مشرطك و أسرع من أي جهاز
    İçgüdüleriniz size çocuğun hiçte normal olmadığını söyledi. Open Subtitles غريزتك تخبرك أن ذلك الطفل كان أي شيء وليس طبيعى
    İçgüdüleriniz, elinizi kutudan çekebilir. Open Subtitles غريزتك ستخرج يدك من الصندوق
    Çünkü toplantılarınıza gelen bir adam sizi tedirgin ediyor, korumacı içgüdüleriniz ona güvenmemenizi söylüyor ve bu içgüdüleriniz daima haklı. Open Subtitles وغرائزكِ للحفاظ على النفس تخبركِ بعدم الوثوق به, ولطالما أصابت تلك الغرائز.
    Konu üzerinde özel olarak çalıştığım 20 yıl içinde her yaş ve altyapıdan pek çok insanın her tür kalp kırıklığı yaşadığını gördüm, bundan öğtendiğim şey ise kalbiniz kırıldığında normalde güvendiğiniz içgüdüleriniz sık sık sizi yanlış yola yönlendirecek. TED على مدى أكثر من 20 عامًا في عيادتي الخاصة رأيتُ أشخاصًا من كل الخلفيات والأعمار يواجهون كل أشكال تحطم القلب، وما تعلمته هو التالي: عندما يتحطم قلب أحدكم، فنفس الغرائز الطبيعية التي تعتمدُ عليها عادةً ستقيسُ الوقت وستقودك مجددًا إلى المسار الخاطىء.
    Bu bir teşhis olabilir. İçgüdüleriniz de olabilir. TED قد يكون تشخيص. وقد يكون الحدس الخاص بك.
    Çünkü içgüdüleriniz çok gelişmiş Bay Kerew. Open Subtitles لأنك عظيم الحدس ، سيد كيرو.
    İçgüdüleriniz belki bedava büfeye dokunmamanızı söyleyecek. Open Subtitles غريزتكما ربما ترغب في تجنب الطعام المجاني المقدم
    Şimdi, eğer aynı sistemi alırsanız, ve düşey yerleştirirseniz, bükerseniz ve eğer bu yönde ilerlerseniz içgüdüleriniz bunu yapabileceğinizi söyleyecek. Fakat yeterince hızlı olursanız yan kaldırma dediğimiz şeyi gerçekleştirebilirsiniz. böylece daha ileri ya da rüzgara daha yakın olabilirsiniz. TED الآن، إن أخذت نفس النظام، ووضعته عموديا وقمت بتقويسه وإن كنت تتجه في هذا الطريق نحو الأمام، سيخبرك حدسك أنك قد تذهب في هذا الاتجاه، لكن إن كنت تسرع بما فيه الكفاية، قد تخلق ما نسميه الارتفاع الجانبي، وبالتالي نستطيع أن نذهب أبعد أو أقرب من الرياح.
    (Kahlahalar) ''İçgüdüleriniz arkadaşınız, kâr odaklı analiz de öyle.'' TED (ضحك) "حدسك صديقك، كذلك دراسة العائدات والتكاليف ."
    İçgüdüleriniz size ne söylüyor, dedektif? Open Subtitles وماذا يقول لك حدسك أيها التحري! ؟
    İçgüdüleriniz doğru söylüyor. Open Subtitles حدسك في محله. هو من فعلها.
    Belki içgüdüleriniz de aynıydı. Open Subtitles ربما تشتركون في نفس الغرائز
    İçgüdüleriniz haklıydı. Open Subtitles كانت الغرائز حقك.
    - Kadınsal içgüdüleriniz diyecektim. Open Subtitles لا لا أنا أعني الحدس النسائي
    İçgüdüleriniz yanılıyor. Open Subtitles غريزتكما مخطئة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more