"için şehre" - Translation from Turkish to Arabic

    • إلى المدينة
        
    • لوسط المدينة لاتابع
        
    • المدينة من أجل
        
    Ankesörlü telefondan polisi aramak için şehre dönene kadar bekledim. Open Subtitles انتظرت حتى عدت إلى المدينة لاتصل بالشرطة من هاتف عمومي
    Kulağa biraz kendini beğenmiş gelecek ama Country müzik şarkısı veya yıldızı olmak için şehre gidiyorum, tabii oraya varabilirsem. Open Subtitles حسنًا، أعلم بأن ذلك يبدو تعجرفًا لكنني في طريقي إلى المدينة إن استطعت كي أصبح نجمة أغاني ريفية
    Eğer onu benim için şehre kadar taşırsan. Open Subtitles حسناً .. على شرط أن تحمله ثانية إلى المدينة من أجلي
    çünkü ben zaten maçı izlemek için şehre ineceğim. Benimle gelmek isteyen var mı? Open Subtitles اما انا فساذهب لوسط المدينة لاتابع بطولة العالم,علي اي حال
    çünkü ben zaten maçı izlemek için şehre ineceğim. Open Subtitles اما انا فساذهب لوسط المدينة لاتابع بطولة العالم,علي اي حال
    Herkes iş aramak için şehre geliyor. Open Subtitles حسناً، الكثير يتوجه إلى المدينة .من أجل البحث عن العمل
    Babam annen ve David'i müzik dersi için şehre bırakmıştı. Open Subtitles كان أبى قاد لوالدتك وديفيد إلى المدينة لدرس الموسيقى
    - Şöhret olmak için şehre gelen ama sonunda.. Open Subtitles من الواضح أنه حول شابة تنتقل إلى المدينة الكبيرة، بحثاً عن النجومية
    Bir iş bulabilmek için şehre taşındı ve bir daha da kendisinden haber alamadım. Open Subtitles انتقلت إلى المدينة للبحث عن عمل ولم أسمع عنها شيئا مجدداً
    Birkaç kız NeW York City'de eğlenceli bir haftasonu geçirmek için şehre gelirler ve henüz Japonya'dan dönmüş iki yakışıklı işadamıyla tanışırlar. Open Subtitles بعض الفتيات يأتون إلى المدينة ليستمتعون بوقتهم في مدينة نيويورك عندما يلتقون برجال اعمال دوليين وسيمين
    Bizimle gel. Seni teslimat için şehre götürüyorum. Open Subtitles فلتأتِ معنا سآخذُك إلى المدينة لتسليم بضاعة
    İşitme cihazını tamir ettirmek için şehre götüreceğim, güzel kızım. Open Subtitles سأخذ جهاز السمع إلى المدينة لأصلحه يا ابنتي الحبيبة اذهبي الآن
    Haftada 3 gün iş için şehre gitmiyorduysa ne yapıyordu peki? Open Subtitles حسناً، إذا لم تكن تذهب إلى المدينة ثلاث مرّات في الأسبوع للعمل، إذن ماذا كانت تفعل هناك؟
    iş aramak için şehre taşınmış. Open Subtitles ذهب إلى المدينة ليبحث عن عمل عندما حصل على شهادة القيادة
    Yarın, savaş çığırtkanlarıyla yüzleşmek için şehre geri dönüyorum. Open Subtitles سأعود إلى المدينة غدا لمواجهة مشعلي الحرب
    Okul için şehre geri mi dönüyor? Open Subtitles ستعود إلى المدينة من أجل دراستها الآن؟
    Beş ay önce Chloe ve en yakın arkadaşı Lauren Wicked'ı izlemek için şehre gitmişlerdi. Open Subtitles منذ 5 أشهر "كلوي" وصديقتها المفضلة "لورين" لقد جائوا إلى المدينة من أجل رؤية السيارات المستعملة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more