Bu durum, 10 gün sonraki seçim için Beyaz Saray açısından aksilik olabilir. | Open Subtitles | ومع مسافة عشرة أيام فقط قبل الإنتخابات ممكن أن تكون مشكلة للبيت الأبيض |
Ben Gizli Servis için Beyaz Saray'dan sorumlu yetkili ajanım. | Open Subtitles | أنا العميل الخاص المسئول عن تفاصيل الأمن الرئاسي للبيت الأبيض |
Sadece Meclis'e karşı sorumlu oldukları için Beyaz Saray'ın araştırmayı kontrol etme şansı yok. | Open Subtitles | و بما أن اللجنة مسؤولة فقط أمام الكونجرس فلن يمكن للبيت الأبيض أن يتلاعب بالتحقيقات |
Brifing vermek için Beyaz Saray'a gitmem gerek. | Open Subtitles | أنا يجب أن أرسل ملخص للبيت الأبيض. |
Baskan'i öldürmek için Beyaz Saray'a gidiyordum. | Open Subtitles | إنّه زوجي كنتُ في طريقي للبيت الأبيض... |
Bayan Jordan'a bizi dürüst tutmak için Beyaz Saray'da kalacağını söylemiştim. | Open Subtitles | طلبتُ من السيدة (جوردن) أن تستمر كصحافية للبيت الأبيض لكي نبقى صادقين |