Gerçekten rahatlaman için biraz daha zamana ihtiyacın var,tamam mı? | Open Subtitles | أظن حقا أنك في حاجة للمزيد من الوقت لتهدأي, حسنا؟ |
Ama Senin Gibi Genç Biri İçin Biraz Daha Pastaya Yer Vardır Değil Mi? | Open Subtitles | لكن الشاب الناضج , ما زال لديه المتسع للمزيد من الفطائر , صحيح ؟ أجل , سيدي |
Bazı şeyleri nihayete erdirmek için biraz daha zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج فقط للمزيد من الوقت لحل بعض الامور |
Sadece ayaklarımızı yere sağlam basmak için biraz daha zaman gerekiyor. | Open Subtitles | نحن نحتاج فقط المزيد من الوقت لتثبيت أقدامنا |
Durumun böyle olduğunu sanmıyorum, ama bütün şehri araştırmak için biraz daha zamana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لا أعتقد هذا ، لكننا نحتاج لمزيد من الوقت لكى نستكشف المدينة بالكامل |
Bize yasama işlerini tıkırına sokmak için biraz daha rüşvet verirsen... | Open Subtitles | إذا انت كنت لتعطينا المزيد من بعض الشحوم للقيادات الشرعيه, و... |
Üzgünüm. Dersler için biraz daha gayret etmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا سَأُحاولُ أَنْ أُصبحَ على أكثر بعض الشيء. |
Bill, bence bunu anlamak için biraz daha zamana ihtiyacı var. | Open Subtitles | بيل اظن انها تحتاج للمزيد من الوقت لتفهم |
Çözücülerin işe yaraması için biraz daha beklemeliyiz. | Open Subtitles | المذيبات سوف تحتاج للمزيد من الوقت لتقوم باذابت هذا الشئ |
Bazılarımızın hislerini anlaması için biraz daha vakte ihtiyacı var. | Open Subtitles | بعضنا يحتاج للمزيد من الوقت لنكتشف كيف نشعر |
Eksilerini ve artılarını değerlendirmek için biraz daha zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | وأنا بحاجة للمزيد من الوقت لتقييم محاسن ومساوىء كل اقتراح |
Aslında bu ay için biraz daha zaman isteyecektim. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت ساسلكِ للمزيد من الوقت هذا الشهر.. |
Pekâlâ, alarmlar etkisiz hâlde ama kilit için biraz daha zamana ihtiyacım var dostum. | Open Subtitles | حسنا حسنا تم تعطيل اجهزة الانذار ولكنني بحاجه للمزيد من الوقت لفك هذا القفل يا صديقي |
Sadece Bauer'ı bulmam için biraz daha zaman verin. Öğlene kadar. İki saat bile değil. | Open Subtitles | اعطنى فقط المزيد من الوقت لايجاد "باور" حتى الظهر ، انها مجرد ساعتان |
Sadece Bauer'ı bulmam için biraz daha zaman verin. Öğlene kadar. İki saat bile değil. | Open Subtitles | اعطنى فقط المزيد من الوقت لايجاد "باور" حتى الظهر ، انها مجرد ساعتان |
Tayinden vazgeçirmek için biraz daha zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | إنني أحتاج لمزيد من الوقت لكي أقنعها بالتخلي عن الترشيح. |
Sadece ayarlamalar için biraz daha zamana ihtiyacım vardı | Open Subtitles | أنا فقط إحتجت لمزيد من الوقت كي أرتب الأمور |
Bize yasama işlerini tıkırına sokmak için biraz daha rüşvet verirsen... | Open Subtitles | الان... إذا انت كنت لتعطينا المزيد من بعض الشحوم للقيادات الشرعيه, و... |
Bazı insanlar içinse, aile gibi hissetmek için biraz daha zaman geçmesi gerekir. | Open Subtitles | وبالنسبة للآخرين، يحتاجون وقتا أكثر بعض الشيء مع الطفل قبل أن يحسّوا أنهم عائلة. |
Evet, tabii. Şu an senin için biraz daha endişeliyim. | Open Subtitles | نعم، حسنا، أنا أكثر بعض الشيء قلق بشأنك الآن |