Amerikalılar için casusluk yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتجسس لصالح الأمريكين |
Amerikalılar için casusluk yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتجسس لصالح الأمريكيين |
Hiç kimse için casusluk yapmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتجسس لصالح أحد |
Ne zamandan beri ablam için casusluk yapıyorsun? | Open Subtitles | منذ متى وأنتَ تتجسس لصالح أختي؟ |
Arkadaşlarım için casusluk yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أتجسّس على أصدقائي |
Muhtemelen kral Loui için casusluk yapıyor, ama en azından gözümüzün önünde olacak. | Open Subtitles | انه على الارجح يتجسس لصالح الملك لويس, ولكن على الأقل هو في المكان الذي يمكننا أن نبقي نراقبه. |
- Yabancı bir ülke için casusluk yaptınız mı? | Open Subtitles | هل سبق لك وأرتكبت التجسس لصالح بلد أجنبي ؟ |
Amerikalılar için casusluk yapıyordum. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}لقد كنتُ أتجسس لصالح الأمريكيين |
Peki, tamam Sör Ian için casusluk yapıyordum. | Open Subtitles | حسناً، أجل... كنت أتجسس لصالح (سير إيان) |
Gerçekten başından beri Rose için casusluk yaptığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقدين حقاً أنها تتجسس لصالح "روز" طوال هذا الوقت؟ |
Şehir için casusluk yapmıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تتجسس لصالح المدينة أليس كذلك ؟ |
Monroe için casusluk yapıyorsun ve Nora'yı giriş bileti olarak kullanıyorsun. | Open Subtitles | تتجسس لصالح (مونرو)، وتستخدم (نورا) كوسيلة للدخول. |
Arkadaşlarım için casusluk yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أتجسّس على أصدقائي |
Ama hâlâ Rose için casusluk yapan subayımın kim olduğunu öğrenemedin. | Open Subtitles | ومع ذلك لم تكتشفى "أى ضابط من ضباطى يتجسس لصالح "روز |
Amerikalılar için casusluk yapmaktan hüküm giymişti. | Open Subtitles | لقد أدينت بتهمة التجسس لصالح الأمريكان |