| Keith, bunu ben yaparsam John için daha kolay olur. | Open Subtitles | كيث ، سيكون من الأسهل لجون لو أنني أفعل هذا |
| İki kişi yerine bir kişiyi mutlu etmek onun için daha kolay olmuştur. | Open Subtitles | من الأسهل لها أن تخدم شخصاً واحداً عن شخصين. |
| O anda ihtiyacın olan şeyi sana sağlayabilmek baban için daha kolay olabilir, çünkü o böyle durumlara alışık. | Open Subtitles | الأمر أسهل على أبيكِ أن يعطيكِ ما تحتاجينه في الوقت الحالي لأنّ لديه ممارسة في هذا الأمر |
| Hayatı senin için daha kolay yapacaktır, eğer, ... | Open Subtitles | سيسهل الإقامة عليك إن... |
| Ben yapacağım. Benim için daha kolay. | Open Subtitles | أنا سأفعل ذلكَ سيكون الأمر أسهل بالنسبة لي |
| Bu zamanla sizin için daha kolay hale gelecek. | Open Subtitles | بمضى الوقت سيكون الامر أسهل لك لا |
| Eğer senin için daha kolay olacaksa, eminim o da buraya gelebilir. | Open Subtitles | اذ كان اسهل إليك ، يمكنها أن تأتي الى هنا |
| Cezayir 1957 Senin için daha kolay olurdu. | Open Subtitles | لكان الأمر أهون عليك |
| Dışarıda olmanın bizim için daha kolay olacağını sanıyordum. | Open Subtitles | -ظننتُ أن الأمر سيكون أسهل لنا ... -في الخارج |
| Birlikte yaşarsak her şeyin bizim için daha kolay olacağı gibi bir fantezim vardı, ama... | Open Subtitles | لدي هذا الخيال ان الانتقال للعيش معاً , سيجعل الأمور سهلة بالنسبة لنا لكن |
| Biraz ilgileniyor numarası yapabilseydin benim için daha kolay olurdu. | Open Subtitles | سيكون من الأسهل بالنسبة لي لو تظاهرت قليلا. |
| Ne düşündüğünüzü biliyorum ve onu suçlamanın bizim için daha kolay olduğuna katılıyorum. | Open Subtitles | أعرف بم تفكّرين , و أتفق معكِ بأنه سيكون من الأسهل علينا إلقاء اللوم عليه |
| Belki de onun intiharı ile yüzleşmektense bunu bir yaratığın yaptığını düşünmen senin için daha kolay. | Open Subtitles | ربما من الأسهل عليكِ استحضار وحش عوضاً عن مواجهة أمر انتحارها المأساوي |
| Yanlarında tanıdıkları biri olursa onlar için daha kolay olur diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنه من الأسهل عليهم أن يكونوا مع شخص يعرفونه |
| onunla birlikte konuşursak orada kalmak senin için daha kolay olabilir. | Open Subtitles | ستكون الأمور أسهل على ما أظن حين تمضي الوقت عنده |
| - Bir yerde okumuştum. - Çocuk için daha kolay. | Open Subtitles | ... ــ لقد قرأتُ أنّ ذلك ــ أسهل على الطفل |
| - Böylesi herkes için daha kolay. | Open Subtitles | سيكون هذا أسهل على الجميع , مفهوم؟ |
| Hayatı senin için daha kolay yapacaktır, eğer, ... | Open Subtitles | سيسهل الإقامة عليك إن... |
| Evet ama bizim için daha kolay olmalı, neden bu kadar acıtıyor? | Open Subtitles | أجل، ولكن من المفترض أن يكون الأمر أسهل بالنسبة لنا، فلماذا يؤلمني هكذا؟ |
| Evet ama bizim için daha kolay olmalı, neden bu kadar acıtıyor? | Open Subtitles | أجل، ولكن من المفترض أن يكون الأمر أسهل بالنسبة لنا، فلماذا يؤلمني هكذا؟ |
| Tamam. Omuzunun arkasından bakmak zorunda kalmadan etrafında hareket ediyor olman senin için daha kolay olacak. | Open Subtitles | حسناً, سيكون أسهل لك أن تتجولي في الجوار بدون أن تخافي مما قد يتبعك... |
| Senin için daha kolay bir soruyla başlayayım. | Open Subtitles | المعذرة. دعني أبدأ بشيء أسهل لك. |
| Walter, biz oldum biliyorum Kendine saygısı tartışıyor ve nasıl sizin için daha kolay Vallenwe'en ile evde kalmak dışarı çıkmak için daha ve onunla ilgileneceğim ve nasıl sosyal , deneyiminizi çekilen hissediyor ? | Open Subtitles | والتر, انت تعرف كيف كنا نناقش فكرة احترام الذات و كيف كان اسهل بالنسبه لك ان تجلس فى المنزل مع فالنوويين و الاعتناء بها عن الخروج من المنزل |
| Bu hepimiz için daha kolay olur... | Open Subtitles | سيكون أسهل لنا جميعاً إذا... |
| Lafı açılmışken, onu kreşe götürmek benim için daha kolay. | Open Subtitles | ولويتز: الحديث عنها، للرعاية النهارية، انها سوف تكون سهلة بالنسبة لي |