"için endişe" - Translation from Turkish to Arabic

    • قلق على
        
    • تقلق بشأني
        
    • تقلق بشأن
        
    • قلق علي
        
    • تقلقي بشأن
        
    • تقلقي بشأني
        
    • القلق بشأن
        
    • القلق على
        
    • قلق بشأن
        
    • قلقٌ
        
    • خائف على
        
    • خائفة على
        
    • تقلق بشأنه
        
    • تقلق علي
        
    • تقلقى بشأنه
        
    Normalde seni Afganistan'a yollardım ama orası için endişe ediyorum. Open Subtitles عادة ، كنت لأدعك تتجاوز أفغانستان ولكنني قلق على هذه الدولة
    -Benim için endişe etme, bir şey olmaz. Open Subtitles -لا تقلق بشأني.. سأكون بخير -هل أنت متأكد
    Geçen gece beni, maymunların görünüşleri için endişe edip etmediklerini sormak için uyandırmıştın. Open Subtitles لقد ايقضتني ليله امس لتسألني هل القدره تقلق بشأن شكلها
    Gidecek yerin olmadığı ve herkes benim için endişe ettiği için bir hata yaptın. Open Subtitles انت اقترفت خطأ واحد عندما انقطعت بك السبل والجميع كان قلق علي
    Konser anlaşmaları, organizatörler, tanıtımcılar ve bunlara benzer hiçbir şey için endişe etmene gerek kalmayacak. Open Subtitles ستعملين لحسابي لا يجب أن تقلقي بشأن الترتيبات أو الوكلاء أو وكلاء الدعاية أو أي شيء
    Colin yüzünden endişelenmenizde haklısınız ama umarım benim için endişe etmezsiniz. Open Subtitles لديكِ حق لتقلقي بشأن كولن، لكن أتمنى أن لا تقلقي بشأني.
    - Ama, seni tuttuysak, ...bizi korumak için endişe etmelisiniz. Open Subtitles -ولكن إن وكّلناك، عليك القلق بشأن حمايتنا
    Eğer bunu konukçu için endişe duyduğunuz için yapıyorsanız, dert etmenize gerek yok. Open Subtitles إذا أنت تقوم بهذا بدافع القلق على المضيّف، أنت تجتاج لأن لا تكون قلقاً.
    Şunları buldum: Çoğu insan yanlış şey için endişe ediyorlar. TED وهذا ما وجدته: ينتاب معظم الناس قلق بشأن الأمر الخاطئ.
    Bu bebek için endişe etmek mi gerektiğini yoksa ondan endişeye kapılmak mı gerektiğini bilmiyorum. Open Subtitles لا اعلم هل انت قلق على الطفل ؟ ام خائف من الطفل
    Planlarımız için endişe duyuyorum. Open Subtitles أنا قلق على ما خططنا له
    Peder benim için endişe etmene gerek yok. Open Subtitles أبتي، لا تقلق بشأني
    Sen benim için endişe etme. Open Subtitles . لا تقلق بشأني
    Sorular ve açıklamalar için endişe etmeye gerek yok. Open Subtitles ان لا تقلق بشأن الأسئلة اوالتفسيرات
    Babam için endişe ediyorum. Bunu atlatması için ona yardımcı olmalıyız. Open Subtitles أنا قلق علي أبي سنساعده على التخطي
    Şirket için endişe etme. Kalan zamanına odaklan. Open Subtitles لا تقلقي بشأن الشركة، و استمتعي بوقتكِ، حسنًا؟
    - Ne? - Benim için endişe etmene gerek kalmıyor. Hayatımda bir erkek oluyor. Open Subtitles لا يتعين أن تقلقي بشأني لأنه يوجد رجل في حياتي الآن.
    Bu olanlar için endişe etmeli miyim? Open Subtitles هل يجب عليّ القلق بشأن هذه الأمور؟
    Artık hesabın için endişe etmene gerek kalmadı. Open Subtitles لكي تكفَّ عن القلق على حسـاباتك.
    Sizi borda ettiklerinde olacaklar için endişe ediyor musunuz? Open Subtitles هل أنت قلق بشأن ما سيحدث عندما يقوموا بإستقلالكم ؟
    İlk önce, insanlar sana bir dakika için çocuğunun doğduğunu söylerler ve o dakikadan itibaren, hayatının kalanı boyunca onlar için endişe edersin. Open Subtitles وفي مقدمتها، الناس يخبرونك في اللحظة التي يولد فيها أطفالك أنت قلقٌ من تلك اللحظة إلى بقية حياتك..
    Aralık başından beri buradayım ve hayatım için endişe duyuyorum. Open Subtitles كنت هنا في أوائل كانون الأول/ديسمبر، خائف على حياتي.
    Sayın Yargıç, açıkçası Bayan Morangez hayatı için endişe ediyor. Open Subtitles من الواضح حضرتكم أن الآنسة (مَرِنجي) ْ خائفة على حياتها
    Sen onun için endişe etme. Open Subtitles - لا تقلق بشأنه -
    Ama benim için endişe etme. Open Subtitles ولكن لا تقلق علي
    Evet Ethel teyze, Elwood çok mutlu. Elwood için endişe etme. Open Subtitles آجل , أنه سعيد جداً لا تقلقى بشأنه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more