Ama bunun için endişelenmene gerek yok. Bunu halletmek bizim işimiz. | Open Subtitles | لسنا متأكدين من ذلك بعد , لكن ليس عليك القلق بشأن ذلك |
Benim için endişelenmene gerek yok. Başa çıkabileceğimden daha çok müşterim var. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأني أيتها الصغيرة لدي زبائن أكثر مما يمكنني التعامل معه |
Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا يتوجب عليك القلق عليّ |
Benim için endişelenmene gerek yok Dean. | Open Subtitles | (ليس عليك القلق من ناحيتي يا (دين |
Bak, söyledim sana. Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | إنظري، لقد أخبرتكِ انه ليس عليكِ القلق بشأني |
Sen arkana yaslanıp dinlenebilirsin. Yer bulma büyüsü için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لذا استريحي واهدئي ولا تحملي همّ إجراء تعويذة الرصد تلك. |
Elbette, bunun için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | بطبيعة الحال، لم يكن لديك ما يدعو للقلق بشأن ذلك. |
Daya... Daya böyle şeyler için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | دايا , ليس عليك ان تقلقي لاشياء مثل تلك |
Benim için endişelenmene gerek yok, aşkım. | Open Subtitles | لست مضطرّة للقلق عليّ يا عزيزتي |
Gloria için endişelenmene gerek yok, Kara Bomba. | Open Subtitles | بلاك دايناميت لا يجب عليك القلق على جلوريا |
Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي لأن تقلقي بشأني |
Baban için endişelenmene gerek yok, Damester. | Open Subtitles | هاي, لا تقلق علي أباك يا (داميستر) |
Böyle bir şeyi asla yapmam. Bunun için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لم أكـن لأفعـل شيئـاً كهذا ليس عليك القلق بشأن هذا |
Dr. Bauer için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك القلق بشأن الدكتوره باور |
Nilla, benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | أبي... "نيلا" لا تقلقي بشأني |
Benim için endişelenmene gerek yok Sylvie. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأني يا (سيلفي) |
Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا يتوجب عليك القلق عليّ |
Benim için endişelenmene gerek yok Dean. | Open Subtitles | (ليس عليك القلق من ناحيتي يا (دين |
Glee kulübü için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليكِ القلق على نادي الغناء |
Elicabeth ya da benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليكِ القلق علي او على أليزابيث. |
Sen arkana yaslanıp dinlenebilirsin. Yer bulma büyüsü için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لذا استريحي واهدئي ولا تحملي همّ إجراء تعويذة الرصد تلك. |
Sen arkana yaslanıp dinlenebilirsin. Yer bulma büyüsü için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لذا استريحي واهدئي ولا تحملي همّ إجراء تعويذة الرصد تلك. |
Baba, benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | أبي، لم يكن لديك ما يدعو للقلق لي. |
- Onun için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | نعم ، ليس عليك ان تقلقي بشأن ذلك |
Benim için endişelenmene gerek yok, aşkım. | Open Subtitles | لست مضطرّة للقلق عليّ يا عزيزتي |
Ayrıca şimdi benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | بالإضافة أنه لا يجب عليك القلق علي الآن |
Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي لأن تقلقي بشأني (كونو) |
Benim için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا تقلق علي |