"için geldim" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنا هنا
        
    • هنا من أجل
        
    • هنا لأجل
        
    • لقد جئت
        
    • جئت من أجل
        
    • أتيت من أجل
        
    • أتيت لكي
        
    • جئت إلى
        
    • لقد أتيت
        
    • أتيت إلى
        
    • هنا لكي
        
    • جئت لأجل
        
    • انا هنا
        
    • هنا من اجل
        
    • جئت لأنني
        
    Hepinizin bildiği gibi buraya psikoloji hakkında konuşmak için geldim. Open Subtitles أنا هنا للتحدث عن علم النفس وهو كما تعرفون جميعاً
    Ben bir hayaletin sana mesajı olduğunu söylemek için geldim.İstersen kafana göre takılabilirsin. Open Subtitles أنا هنا بسبب شبح لديه رسالة لك يمكنك أن تفعل ما تشاء بهذا
    çok ciddi bi mesele için geldim patron. Open Subtitles أنا هنا من أجل موضوع في غاية الجدية سيدي
    Ben Sturdy Wings'den Danny. Augie için geldim. Open Subtitles أنا داني من ستاردي وينغز ,أنا هنا لأجل اوغي
    Buraya kalpten inandığım bir besin devrimini başlatmak için geldim. TED لقد جئت إلى هنا لأبدأ ثورةً غذائيةً أؤمن بها بشدة.
    Randevumuz için geldim, bayan Preston. Open Subtitles . لقد جئت من أجل موعدنا , يا سيدة بريستون
    Hayır, hayır. Bu ilk gelişim. Gezinti için geldim. Open Subtitles لا ، لا ، هذه أول مرة فقط أتيت من أجل الركوب
    Buraya Sullivan Caddesi'ndeki terk edilmiş arsadan bahsetmek için geldim. Open Subtitles أنا هنا للتحدث بشأن قطعة الأرض المهجورة على شارع سولفن
    Yeni oda da bıraktığım bazı malzemeleri almak için geldim. Open Subtitles أنا هنا لآخذ بعض الأدوات التي تركتُها داخل الغرفة الجديدة
    Bugün buraya kendi kendine çalışan uçan plaj topları hakkında konuşmak için geldim. TED أنا هنا اليوم لأتحدث عن كرات الطائرة الشاطئية ذاتية التحكم.
    Buraya sadece TV için geldim. Open Subtitles كف عن هذا الهراء، أنا هنا من أجل الحصول على التلفاز
    Buraya para için geldim. Yeni bir başlangıç yapmaya çalışıyorum. Open Subtitles انا أتيت هنا من أجل المال أريد بداية جديدة
    Aslında ben, reçel için geldim. Korkarım ona el koymak zorundayım. Open Subtitles الحقيقه أنا هنا لأجل المربى أخشى أنه عليّ مصادرتها
    - Peşimden geldin. - Bir suçlu olduğun için geldim. Open Subtitles ـ لقد جئتِ ورائى ـ لقد جئت ورائك لأنك مجرم
    - Yeni okullar inşa etmeye çalışıyoruz. - Ama doğruyu bulmak için geldim. - Doğruyu mu? Open Subtitles أعرف كم أنتم مهتمون بمدينتكم لكني جئت من أجل الحقيقة
    Buraya sadece çekimi almak için geldim ve çalışmak zorunda kaldım. Open Subtitles أتيت من أجل الفاتورة وظللت أتكلم أثناء العمل
    Kızınızı deliliklerinizden kurtarmak ve kralın cesedini kaldırmak için geldim. Open Subtitles ‫لقد أتيت لكي أنقذ إبنتك من جنونك ‫وإزالة جثة الملك
    Size bağımsızlığımıza yapılan bu saldırıyı hemen çözmeniz için geldim. Open Subtitles لقد أتيت أمامك لكي تفضّ هذا الهجوم على سلطتنا الآن.
    Galiba buraya sizinle ne kadar gurur duyduğumu söylemek için geldim. Open Subtitles أعتقد أني أتيت إلى هنا لأقول لك كم أنا فخور بك
    Buraya size, nanopartiküllerin itfaiye araçları olduğunu anlatmak için geldim. TED و لقد اتيت هنا لكي اخبركم بأن جزيئات النانو هي ما تمثل سيارات الإطفاء
    Bay 'Sun', aslında ben buraya önemli bir konuyu size danışmak için geldim. Open Subtitles في الواقع لقد جئت لأجل ان اناقش معك ذات اهمية كبيرة تفضل
    Alıştığınız rahat hayat artık sona erdi demek için geldim. Open Subtitles انا هنا لاقول لكم ان الحياه كما تعرفونها قد انتهت
    Bugün çarşamba, öğle yemeği için geldim. Open Subtitles انه يوم الاربعاء , وانا هنا من اجل الغداء
    Endişelendiğim için geldim ama istediğini söyleyip gitti mi? Open Subtitles جئت لأنني كنت قلقة ، لكنه يتركني بعد قول ما يريد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more