"için hiç fena değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس سيئاً بالنسبة
        
    • ليس سيء بالنسبة
        
    • ليس سيئا بالنسبة
        
    • ليس سيئاً بالنسبه
        
    • ليس سيئاً لمبتدئ
        
    İyi görünüyorsun. Ağız kenarları biraz kırışık ama yaşlı bir adam için hiç fena değil. Open Subtitles أنت تبدو بحالة جيدة يوجد الكثير من التجاعيد على وجهك ليس سيئاً بالنسبة لرجل مسن
    Kötü kokan bir bebek bezi için... hiç fena değil. Open Subtitles هذا أخي الصغير بيتر وكم انه المزعج بيتر، عزفك ليس سيئاً بالنسبة لطفل صغير
    Aşçılık hünerlerini federal hapishanede gizemli et yahnileri ile geliştirmiş bir eski mahkum için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبة لسجين سابق الذى شحذ مهارتة بالطهو لصنع اوعية من يخنة اللحم الغامضة فى السجن الاتحادى
    Acemi biri için hiç fena değil! Open Subtitles عالية قليلا, لكن ليس سيء بالنسبة لمبتدئة
    Bir sabahlık iş için hiç fena değil, sanırım sizde katılıyorsunuz. Open Subtitles ليس سيئا بالنسبة لعمل صباحى أعتقد أنكم موافقون
    B-Takımı için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبه للفريق الثانى
    5'te 0. Bir çömez için hiç fena değil. Open Subtitles خمس عمليات نظيفة ليس سيئاً لمبتدئ
    Wall Street'te iş bulamayacakları kesin olan iki genç Lagunalı için hiç fena değil. Open Subtitles هذا ليس سيئاً بالنسبة لإثنين من أبناء "لاجونا بيتش"، ولا يملكان أسمهاً في "وول ستريت".
    Babasını umursamayan biri için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبة لشخص لا يهتم بوالده
    Kuyruksokumuyla dirseğinin farkını bilmediğini sandığım biri için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبة لرجل إعتقدته * *. لا يفرّق بين العُصعص والزند
    Birkaç günlük bir iş için hiç fena değil. Open Subtitles هذا ليس سيئاً بالنسبة ليومين عمل
    O House ki ismiyle bile Bu kızın için doldurur sevgiyle 82 yaşında bir kadın için hiç fena değil. Open Subtitles يا (هاوس)، اسمك لن يترك تلك الفتاة كما هي" ليس سيئاً بالنسبة لمرأة في الثانية و الثمانين طلبت مني أن أعطي هذا لحبها
    Gece işi için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبة لعمل ليلي.
    Demek Talia'nın küçük piçi sensin. Bir çocuk için hiç fena değil. Open Subtitles إذن أنت ابن (تاليا) اللقيط ليس سيئاً بالنسبة لطفل
    Bir zombi için hiç fena değil. Open Subtitles -هذا ليس سيئاً بالنسبة لـ (زومبي ).
    Böyle ufak biri için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيء بالنسبة لرجل صغير
    - Teşekkürler, Riley. - Aynen, penisli bir kadın için hiç fena değil. Open Subtitles شكراً رايلي نعم ليس سيئا بالنسبة لذكر -
    Bir sigorta eksperi için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيئاً بالنسبه لعميل التأمين
    5'te 0. Bir çömez için hiç fena değil. Open Subtitles خمس عمليات نظيفة ليس سيئاً لمبتدئ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more