Sanırım dansa gidebilmek amaçlı 300 dolar istemek için kötü bir zaman. | Open Subtitles | هل هذا وقت غير مناسب لطلبي ثلاثمئة دولار من أجل حصص الرقص. |
- Gitsek iyi olur. - Savaş için kötü bir zaman. | Open Subtitles | - من الافضل ان نذهب - انه وقت غير مناسب للحرب. |
Oğlunuz kuyuya düşmek için kötü bir zaman seçti. | Open Subtitles | اختار ابنك وقتاً غير مناسب للسقوط داخل بئر. |
İki genç Amerikalı çocuk için kötü bir olay, değil mi? | Open Subtitles | عمل سيء بأولئك الأولاد الإثنان الصغارِ الأمريكان أليس كذلك؟ |
Ve ayrıca küçük bir tecrübe, bir delikanlı için kötü bir şey midir? | Open Subtitles | ومعذلك، إنهـاتجربةصغيرة... تجربـة سيئة بالنسبة للولد؟ |
Zobellerin Charming'i terk etmeleri için kötü bir gün. | Open Subtitles | يوم سيء على " زوبيل " في مغادرته " تشارمين " |
Telefonla konuşmak için kötü bir zaman seçmiş. | Open Subtitles | هذا وقت غير مناسب لتقوم باتصال هاتفي يا صديقي |
Pekala, bu size "The Wire"yi daha önce hiç izlemediğimi söylemek için kötü bir zaman olsa gerek. | Open Subtitles | قد يكون وقتاً غير مناسب لأخبركما أنّي لم أشاهد ''ذا واير'' قطّ. |
Vejetaryen olduğumu söylemek için kötü bir zaman mı? | Open Subtitles | أهذا وقت غير مناسب لأخبرك فيه أنني نباتية ؟ |
Kusura bakma, farkındayım, senin için kötü bir zaman ama burasıyla işim kalmadı. | Open Subtitles | آسف، أنا أعلم أنهُ توقيت غير مناسب ولكنني إنتهيت من المكان |
Şaka yapmak için kötü bir zaman çünkü. | Open Subtitles | لأن هذا وقت غير مناسب البتة لإلقاء النكات. |
Sormak için kötü bir zaman, ama biletleri nasıl temin edebilirim? | Open Subtitles | وقت غير مناسب لكن كيف أحصل على تذاكر ؟ |
Alo? Konuşmak için kötü bir zaman mı? | Open Subtitles | مرحباً, هل الوقت غير مناسب للكلام؟ |
- Herkes için kötü bir iş. - Bir sürü gazete satarsın işte. | Open Subtitles | عمل سيء للجميع ولكنك تبيع العديد من الصحف |
İğnesi olan birisi için kötü bir iş. | Open Subtitles | هذا عمل سيء , لشخص معه لاسعة |
O yüzden benim için kötü bir anlaşma değil. | Open Subtitles | بالتالى ليست هذه صفقه سيئة بالنسبة لي |
Tyler gibi küçük çaplı bir oyuncu için kötü bir haber. Harcanabilir olduğu anlamına gelir. | Open Subtitles | أخبار سيئة بالنسبة للاعب صغير مثل تايلر) و يبدو أنه كان قابل للاستبدال) |
Lauda için kötü bir başlangıç, yavaş gidiyor. | Open Subtitles | إنها بداية سيئة بالنسبة لـ(نيكي لاودا)، إنه متأخر بالخلف. |
Onun sizin için kötü bir etkisi olduğunu. | Open Subtitles | أنه تأثير سيء على لك. |
Sağlığın için kötü bir şey. | Open Subtitles | هذا سيء على صحتك |
Bu Walt için kötü bir şey mi? Evet. | Open Subtitles | -أهذا سيء على (والت)؟ |