"için kızgınsın" - Translation from Turkish to Arabic

    • غاضب لأنك
        
    • غاضب لأنني
        
    • أنت غاضب لأنّي
        
    • غاضب لأن
        
    • غاضب لأني
        
    • غاضب لان
        
    • غاضب منه
        
    • أنتِ غاضبة لأنني
        
    Şimdi de onun hamlesini yapmak zorunda olduğun için kızgınsın. Open Subtitles و أنت الان غاضب لأنك مضطر لإستخدام حركاته
    Bence bu numarada iş bitirici olmadığın için kızgınsın. Open Subtitles أعتقد بأنك غاضب لأنك لست قائداً لعملية الأحتيال هذه
    Gittiğim için kızgınsın. Open Subtitles عندما يكون احدهم يخفي شيئا انت غاضب لأنني هجرتك
    Bu deli hatunu götürdüğüm için kızgınsın, değil mi? Open Subtitles انت فقط غاضب لأنني انكح المؤخرات المجنونة؟
    Çıkmanı istediğim için kızgınsın. Sadece Mille ile aramızdakileri hızlandırmak için yapıyorum. Open Subtitles أنت غاضب لأنّي أريدك أن تنتقل، وذلك لأنّي أريدٍ إصلاح الأمور مع (ميلي).
    Çocuğun öldüğü için kızgınsın. Open Subtitles انت غاضب لأن ابنك مات
    Oyununa gelemediğim için kızgınsın. Open Subtitles إنك غاضب لأني لم أحضر للمسرحية ، أليس كذلك ؟
    Katilin bir japon olduğu için kızgınsın. Open Subtitles انك غاضب لان قاتله ياباني
    Sevdiğin her şeyi berbat ettiği ve kendini öldürdüğü için kızgınsın. Open Subtitles أنت غاضب منه لقتله نفسه و تدمير كل ما تحب
    Kafasına kurşun soktuğum için kızgınsın. Open Subtitles أنتِ غاضبة لأنني أصبته برصاصة في الرأس
    Gitmemi istemediğin için kızgınsın. Open Subtitles أنتِ غاضب لأنك لاتريدني أن أذهب
    Kramer'ların partisinde olmadığın için kızgınsın. Kabul et. Open Subtitles أنت غاضب لأنك لست في حفلة آل "كرامر"، اعترف بذلك.
    Lacey'den hoşlandığın için kızgınsın. Hoşlanmamak mümkün değil zaten. Open Subtitles (أنت غاضب لأنك مُعجب ب (لايسي و من يلومك؟
    Ne yapacağını bilmediğin için kızgınsın. Open Subtitles انت غاضب لأنك ضللت مسارك فحسب
    Anladım. Ayrıldığım için kızgınsın. - Hadi! Open Subtitles ـ أدرك إنّك غاضب لأنني رحلت ـ هذا شيء غبي حقاً
    Willy Wanker'ı senin asla çıkaramayacağın bir seviyeye çıkardığım için kızgınsın sen. Open Subtitles أنت فقط غاضب لأنني أفضل منك على الإطلاق
    Mahkemede seni alt ettiğim için kızgınsın. Hadi. Open Subtitles أنت غاضب لأنني غلبتك في المحكمة
    Senden taşınmanı istediğim için kızgınsın ama bunu sadece Millie ile ilişkimi hızlandırmak için yapıyorum. Open Subtitles {\pos(192,225)} أنت غاضب لأنّي أريدكَ أن تنتقل، ولكنني أريد إصلاح الأمور مع (ميلي).
    Richie seni terk ettiği için kızgınsın sadece. Open Subtitles أنت فقط غاضب لأن (ريتشي) تركك
    Geç saate kadar çalışıp doğum gününü kaçırdığım için kızgınsın. Open Subtitles أنت غاضب لأني أتأخر في العمل، ولأني فوت حفل عيد مولدك -وأنا آسفة
    Katilin bir japon olduğu için kızgınsın. Open Subtitles انك غاضب لان قاتله ياباني
    Sevdiğin her şeyi berbat ettiği ve kendini öldürdüğü için kızgınsın. Open Subtitles أنت غاضب منه لقتله نفسه و تدمير كل ما تحب
    - Seni bir erkek için terk ettiğim için kızgınsın sadece. Open Subtitles أنتِ غاضبة لأنني تركتكِ من أجل رجل - (أنا زوج (ليزا -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more