"için sorun olmaz" - Translation from Turkish to Arabic

    • فلا مشكلة
        
    • مشكلة بالنسبة
        
    • لن تكون مشكلة
        
    • لن تواجهك أية مشاكل
        
    • عما إذا كنتِ
        
    • لا أمانع في
        
    • لا امانع
        
    Halı yıkama işim var eğer ihtiyacınız olursa salonunuz için sorun olmaz. Open Subtitles أمتلك عمل تنظيف سجاد ولو احتجت لسجادات نظيفة في صالون تصفيف فلا مشكلة
    Başka bir silahla denemek istersen benim için sorun olmaz. Open Subtitles إذا كنتَ تريد المحاولة بسلاح آخر فلا مشكلة لديّ
    Bu yüzden acele etmelisin. Bu senin için sorun olmaz. Open Subtitles لذا عليك أن تسرع ويجب ألا تكون هذه مشكلة بالنسبة لك
    O halde, ailesi cesedi almaya geldiğinde, kanser hastasının kafasında neden bir delik olduğunu açıklamak senin için sorun olmaz. Open Subtitles لن تكون مشكلة إذاً إن وقفت بجوار بالتابوت بالجنازة و شرجت سر وجود ثقب برأس مريض سرطان؟
    Senin için sorun olmaz. Open Subtitles لن تواجهك أية مشاكل.
    Hanımefendi, umarım hastane giysilerinizin altına bir şey giyip giymediğinizi sormam sizin için sorun olmaz. Open Subtitles أتمنى ألا تكونى تشعري بالإساءة عندما أسألك... ...... عما إذا كنتِ ترتدين أى شيء أسفل ملابس المستشفى
    -Bayan Armstrong, eminim ki bu sefere mahsus bir istisna..." yapmak sizin için sorun olmaz. Open Subtitles لكني لا أمانع في أخذ المخاطرة هذه المرة فحسب
    Dürüst olmak gerekirse, hiç evlenmeseniz bile benim için sorun olmaz. Yani, zaten birlikte oturuyorsunuz. Open Subtitles و لكى اكون صريحة , انا لا امانع ان لم تتزوجوا على الاطلاق ماذا ؟
    Sevişmek istemezsen benim için sorun olmaz. Open Subtitles إن لم تكن تودّ ممارسة الجنس، فلا مشكلة
    Bizim için sorun olmaz işimiz için. Open Subtitles ،إنه لا يُمثل مشكلة بالنسبة لنا ...أو لتجارتنا
    Bu benim için sorun olmaz yani. Open Subtitles هذه لن تكون مشكلة بالنسبة لي
    Senin için sorun olmaz diye düşündüm. Open Subtitles فكرت في أنها لن تكون مشكلة
    Senin için sorun olmaz. Open Subtitles لن تواجهك أية مشاكل.
    Hanımefendi, umarım hastane giysilerinizin altına bir şey giyip giymediğinizi sormam sizin için sorun olmaz. Open Subtitles أتمنى ألا تكونى تشعري بالإساءة عندما أسألك... ...... عما إذا كنتِ ترتدين أى شيء أسفل ملابس المستشفى
    Kalmak benim için sorun olmaz. Problem değil. Open Subtitles لا أمانع في البقاء, ليست مشكلة.
    Benim için sorun olmaz. Open Subtitles لا أمانع في البقاء
    Çünkü, eğer yatağa gitmek istiyorsan benim için sorun olmaz. Open Subtitles لأنني لا امانع في الذهاب إلى الفراش، اذا كان هذا ما تريد
    Eğer bu odanın manevi değeri varsa odaları değiştirmek benim için sorun olmaz. Open Subtitles لا امانع التبديل اذا كان لدى هذه الغرفة قيمة عاطفية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more