Bu benim için yeni bir olay. Çiftçilerin ot içtiğini bilmezdim. | Open Subtitles | هذا جديد بالنسبة لي لم أكن أعرف أن المزارعين يدخنون المخدرات |
Örnek olarak şu -- bu yazın başlarında keşfedildi, bilim için yeni, ve aile ağacımızda kendi dalında yalnız ikamet ediyor. | TED | هذا الكائن مثلاً تم اكتشافه هذا الصيف، جديد بالنسبة للعلماء، و الآن يشغل مكانه وحيدًا كجنس جديد في شجرة الحياة. |
Kabul etmeliyim ki bu benim için yeni bir şey. | Open Subtitles | أنا يجب أن أعترف هذا هو منطقة جديدة بالنسبة لي. |
Ulusal "Coming In" için yeni bir kampanyamın olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد طلب مني ان اقدم الحملة الجديدة الى المستوى الوطني |
Meredith Grey için yeni bir pozisyon bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول إيجاد مكان جديد ل(ميرديث غراي). |
İşte bu hepimiz için yeni türde riskler demek olacaktır. | TED | و هذا ما يفتح نوع جديد من المخاطر لنا جميعا |
Evet, dün akşam hep birlikte dışarı çıktık. Hepsi için yeni isimler buldum. | Open Subtitles | خرجنا جميعاً البارحة وأطلقت كنيات جديدة على الجميع |
Baban için yeni bir atın ne kadar önemli olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت مدى أهمية الحصول على حصان جديد بالنسبة لأبيك |
Evet, şey, bu tek Tanrı şeyi benim için yeni bir konu. | Open Subtitles | أجل، حسناً، مصطلح الإله الواحد هذا جديد بالنسبة لي |
Utandım falan herhalde, çünkü bu benim için yeni bir şey. | Open Subtitles | كنت مرتبكا أو شيء ما لأن هذا جديد بالنسبة لي |
Bu kahrolası silahlar benim için yeni. | Open Subtitles | هذه الأسلحة اللعينة تبدو جديدة بالنسبة لي |
Biliyorum, geçmişine baktığımızda muhtemelen senin için yeni bir kelime olacak ama "hayır" diyeceksin. | Open Subtitles | وأنا أعلم ،نظرا لتاريخ الخاص بك انها على الارجح كلمة جديدة بالنسبة لك ولكن قولي لا |
Emekli askerler için yeni Yönler'de yaşadığı yere üç mesaj bıraktım. | Open Subtitles | تركت له ثلاث رسائل حيث يعيش في الاتجاهات الجديدة للمحاربين القدامى. |
Ve işin temeline indi, yeni bir şehir insanlar için yeni seçenekler sunabilir. | TED | وقد احتوى الخلاصة, ان المدن الجديدة سوف تمنح المزيد من الفرص للناس. |
Bak, bu hepimiz için yeni bir durum. | Open Subtitles | انظري, هذا جديد ل... . لنا جميعاً. |
Uluşal kanal AM USA için yeni birini arıyorlar. | Open Subtitles | شيء ما حدث في الشبكة إنهم يبحثون عن شخص جديد في صباح. |
Sadece sorumluluk sahibi bir moda tarzı değil, aynı zamanda yeni bir ekonomi için yeni bir kapitalizm şeklidir. | Open Subtitles | ليس فقط من أجل بطريقة مسؤولة لافساح الطريق، لكن شكل جديد من أشكال الرأسمالية، للحصول على نموذج جديد للاقتصاد. |
Peki, gerçek adamımız için yeni ipuçları? | Open Subtitles | إذاً، أمن دلائل جديدة على الفاعل الحقيقيّ؟ |
Sağlık hizmetini sürdürülebilir kılmak için yeni doktorlara ihtiyaç vardı ama nereden geleceklerdi? | TED | يجب أن يظهر أطباء جدد لتبقي الرعاية مستدامة، و لكن من أين سيأتوا؟ |
Beş, yeni ben için yeni bir saç modeli. | Open Subtitles | خامساً, شكل جديدة ل(أنا) الجديدة. |
Berkeley'deki meslektaşım Pieter Abbeel, robotlara örnek üzerinden öğretmek için yeni teknikler geliştirdi. | TED | من جامعة بيركلي، قام بتطوير مجموعة جديدة من التقنيات لتعليم الروبوتات من مثال. |
Mide ekşimesi, alerji ve buna benzer şeyler için yeni ilaçlar deniyorsun. | Open Subtitles | يمكنك ان تختبر الحبوب الجديده ضد الحساسيه أو أي شئ أخر .. |
Şimdi, Kızıl Muhafızlarım için yeni bir satıcıya ihtiyacım olabilir. | Open Subtitles | الآن، قد أكون في حاجة إلى مورد جديد إلى الحرس الأحمر |
O zaman şehirde dolaşmak için yeni ayakkabılara ihtiyacın olacak, adamım. | Open Subtitles | لربما انت بحاجه لحذاء جديد كي تندمج في هذه المدينه |
Kime güveneceğine karar veremiyorsun ve güvenmek senin için yeni bir şey. | Open Subtitles | و لا يمكنك أخذ قرار فيمن تثقين و الثقة مفهوم جديد لك |
Bunun yanında bu da senin için yeni sayılır. | Open Subtitles | إضافةً إلى أنّه يبدو جديداً بالنسبة لكَ. |