| Onu öldüren şırınganın içinde ne vardı öğrenmeliyim, Maura. | Open Subtitles | أريد أن أعرف ماذا كان في الحقنة التي قتلتها يا مورا |
| - İçinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان في السهم ؟ أنا لا أعلم ، حسنا ؟ |
| Sanırım içinde ne vardı, biliyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأني أعرف ما كان بداخلها. |
| Ama maalesef iğne sana saplanmadan önce içinde ne vardı bilemiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم ماذا كان بداخلها عندما ضربت بك |
| Evet, taşıdım. İçinde ne vardı ki? | Open Subtitles | نعم بالطبع فعلت ماذا كان بالداخل على اي حال؟ |
| İçinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان بها ؟ |
| Dün gece ben buraya gelmeden önce kim bilir içinde ne vardı? | Open Subtitles | أتعجب ماذا كان فيه قبل أن أظهر البارحه |
| Bu adamla gerçekten ne gibi bir alakanız var Bay Luthor, ve size verdiği çelik çantanın içinde ne vardı? | Open Subtitles | ما هي بالظبط أعمالك مع هذا الرجل , سيد , لوثر ؟ وماذا كان في الحقيبة الفولاذية التي أعطاك اياها ؟ |
| Sandviçin içinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان في هذا الساندويتش ؟ |
| Çantanın içinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان في الحقيبة؟ |
| - İçinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان في الداخل؟ |
| Cidden, içinde ne vardı? | Open Subtitles | حسناً ، جدياً ماذا كان بداخلها ؟ |
| - İçinde ne vardı? | Open Subtitles | ماذا كان بداخلها ؟ لا اعلم |
| Onun içinde ne vardı bilmek ister misin? | Open Subtitles | أتعلم ماذا كان بالداخل ؟ |
| Geri aldığında, içinde ne vardı? Hiçbir şey. | Open Subtitles | ماذا كان فيه عندما أعدته لها؟ |
| - Çantanın içinde ne vardı? | Open Subtitles | وماذا كان في حقيبة الظهر؟ |
| İçinde ne vardı? | Open Subtitles | و مالذي كان بداخله ؟ |