Bir şey olmayacak ben burada seninleyim... - ...kafanın içindeyim. | Open Subtitles | ستكونين على ما يُرام، أنا هُنا معكِ في داخل رأسكِ. |
Bir şey olmayacak ben burada seninleyim... - ...kafanın içindeyim. | Open Subtitles | ستكونين على ما يُرام، أنا هُنا معكِ في داخل رأسكِ. |
Ben büyük bagajlı ve motoru güçlü bir arabanın içindeyim. | Open Subtitles | أنا بداخل شئ يوازي شاحنة كبيرة ذات قاطرة اسطوانية كبيرة |
Sonra bir baktım ki lanetli bir gemide bir kutunun içindeyim. | Open Subtitles | الدقيقة التالية وجدت نفسي في صندوق بداخل تلك السفينة |
Filmin içindeyim. Şu işe bak, filmdeyim. | Open Subtitles | أنا في الفيلم بحق البقرة المقدسة، أنا في الفيلم |
Tek bildiğim bir şırınganın içinde olduğum. Şimdi de senin içindeyim. | Open Subtitles | كُلّ ما أَعْرفُة أنني كُنْتُ داخل حقنة والآن أَنا بداخلك. |
Ben yabancı bir adamın içindeyim! Mahvoldum. | Open Subtitles | أَنا في داخل رجل غريب أنا هأكُونُ إبن احبة |
Bir yabancının içindeyim... yabancı bir yerdeyim, etrafımda da yabancılar var! | Open Subtitles | أَنا في داخل رجل غريب مُحاط مِن قِبل الغرباءِ في غرفة غريبة |
Bir arabayı yerden kaldıracak kadar güçlü bir dev manyetik alan içindeyim. | Open Subtitles | إنني داخل حقل مغناطيسي كبير وقوي بما يكفي لرفع سيارة فارغة من سطح الأرض |
Epeydir bu kaplumbağa kostümü içindeyim. | Open Subtitles | كما تري لي مدة طويلة محبوسا داخل بدلة السلحفاة |
Biliyorum sonraki şey, bir yerde içindeyim ve o... | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعرفه .. أنني بداخل شيء و هو |
Luke, hikâyenin çok içindeyim. Kafamın içinden çıkarıp atamıyorum. | Open Subtitles | لوك , اننى بداخل تلك القصة ولا يمكننى اخراجها من رأسى |
Peki yeniden seni görmek istersem? - Ben her insanın içindeyim. | Open Subtitles | وإذا أردت أن أراك مرة أخري أنا بداخل كل انسان |
Ama beni anlmıyorsunuz. Bir kutunun içindeyim. Ona ulaşamıyorum. | Open Subtitles | أنت لا تدركين الوضع، أنا بداخل صندوق لا أستطيع الوصول إليه |
Filmin içindeyim. Şu işe bak, filmdeyim. | Open Subtitles | أنا في الفيلم بحق البقرة المقدسة، أنا في الفيلم |
Hayır, gelemem. Şuan sıcak küçük bir havuzun içindeyim. | Open Subtitles | لا ، لا يمكنني الإبتعاد أنا في ماء ساخن الآن |
Millet, 61 yıldır şov dünyası içindeyim. | Open Subtitles | يا أطفال ، أنا في هذا المجال منذ 61 عاماً |
İçerideyim, senin içindeyim! Vücudunun içindeyim! | Open Subtitles | أَنا هنا، بداخلك داخل جسمِكَ |
Başıma gelmiş en güzel şeyi mahvetme tehlikesi içindeyim, ama bunun olmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | اتعرف، انا في خطر افساد اعظم شئ حدث. معي في حياتي باكملها. وانآ لن ادع ذلك يحصل. |
Uzun zamandır politikanın içindeyim ve hizmetlerimden gurur duyuyorum. | Open Subtitles | كنت أعمل في السياسة لوقت طويل وأنا فخور بخدمتي |
Ben de bu grubun içindeyim. Geliyorum. | Open Subtitles | إستمعي ، إنني في هذا المجتمع ، إنني أحضر |
Sizle olsa da olmasa da ben de bu kavganın içindeyim. | Open Subtitles | ولهذا أعلم أني هنا في النضال معك أو بدونك |
Camdan bir duygu kutusunun içindeyim! | Open Subtitles | انني في صندوق زجاجي ملئ بالمشاعر |