"iğneleyici" - Translation from Turkish to Arabic

    • السخرية
        
    • ساخراً
        
    • سخرية
        
    • ساخر
        
    • ساخرة
        
    • بسخرية
        
    • سخريتك
        
    • تسخرين
        
    • تهكمية
        
    • أسخر
        
    • لاذعة
        
    • الساخر
        
    • تتهكم
        
    • ساخرا
        
    İğneleyici olmanın beyni nasıl etkilediğine dair yeterince araştırma yok maalesef. Open Subtitles لا يوجد مايكفي . من البحوث عن تأثير السخرية على الدماغ
    Bir insanı küçük düşürüp onunla alay etmekten, ona iğneleyici bir biçimde takılmaya, hakaret edici şakalar yapmaya, toplantılarda mesaj atmaya kadar birçok farklı davranış içerir. TED وتشمل الكثير من التصرفات المختلفة، من السخرية أو التقليل من شأن شخص ما، إلى إغاظة الناس بطرق خبيثة، وإلقاء نكات مهينة، إلى استخدام الرسائل في الاجتماعات.
    Sadece, iğneleyici olmayı çok sevip buna bir bahane arıyormuşum gibi görünüyor. Open Subtitles إنّني .. إنّني أستمتع حقاً كوني ساخراً و لابدّ أنّي أتصيّد للأعذار
    Kulağa imalı ve iğneleyici bir söz gibi geliyor. Open Subtitles ما قلتيه يبدو وكأنه سخرية بطريقة ملتوية سخرية؟
    Kalp çarptırıcı, iğneleyici sözler havada uçuyor.. Open Subtitles لكن يا إلهي كان نصراً طائر ساخر ماص للدم
    Böyle tek kelimelik, iğneleyici cevaplar vermeye bayılırsınız. Open Subtitles نعرف بأنّك تحبّ انت تعطيهم كلمة واحدة، اجابة ساخرة.
    Bu sene Noel için, iğneleyici sözler kullanıyoruz anlaşılan. Open Subtitles أرى بأنّنا سنحضى بسخرية لعيد الميلاد هذه السنة
    İğneleyici konuşmandan bıktım. Open Subtitles لقد سئمت من سخريتك.
    İğneleyici söz, ayıplamak veya küçümsemek işe yaramaz. TED لن تفيد السخرية ولا الفضيحة ولن يفيد الازدراء.
    Sizi uyarıyorum, iğneleyici olmak çok tehlikeli! Open Subtitles أنا أحذركم كونكم . بهذه السخرية شيءٌ خطير
    İğneleyici sözlerle sana saldırmamı mı tercih ederdin? Open Subtitles أتفضل أن أهاجمك ببعض التعليقات السخرية المعادية ؟
    "duh" yada "doy" dediğin zaman ne dediğini anlayamıyorum veya daha iğneleyici, "gerçekten mi?" Tanrım Fiona. Open Subtitles بصراحة لا أستطيع أن أقرر ما إذا كنت سأقول "أحمق" أم "أخرق" أو ساخراً جداً، "أوه، حقاً؟" يا إلهي، فيونا.
    Müşterilerine karşı her zaman böyle iğneleyici misindir? Open Subtitles هل أنت دائماً تكون ساخراً مع عملائك ؟
    Küçük bir çocuk sadece iğneleyici duruma gelmiş. Open Subtitles اتضح أنّ طفلاً ما ! . يحاول أن يكون ساخراً
    Telefon görüşmelerindeki iğneleyici tavırları nedeniyle... Open Subtitles مكالماته الهاتفية تحمل نبرة سخرية مهينة
    'Çünkü yapıcağın her hareket karşı tarafa iğneleyici gelicek. Open Subtitles Cecause كل ما عليك فعله هو ستعمل تؤتي ثمارها كما سخرية.
    Biraz iğneleyici konuşuyordu. Yanılıyor da olabilirim. Open Subtitles نعم , لقد بدا كأنه ساخر قليلاً ربما أكون مخطئة
    İğneleyici eleştirilerimi kime yapacağım? Yabancılara mı? Open Subtitles هل سألقي تعليقات ساخرة إلى الغرباء؟
    Her zaman bu aptalca iğneleyici lafları etmek zorunda mısın? Open Subtitles هل دائماً تسخرين من أمر هؤلاء المغفلون؟
    Bazen şu iğneleyici lafların beni deli ediyor. Open Subtitles أتعلم، يمكن أن تصبح شخصية تهكمية بالفعل
    Eğer benim iğneleyici olmama izin yoksa, senin de küçümsemene izin olmamalı. Open Subtitles حسناً، أتعلم، إذا لم يُسمح لي بأن أسخر منك لن يُسمح لك بأن تُصغّرني.
    İki roman yayınladı, fakat belki de en çok, iğneleyici dil, alışılmadık mizah ve tatlı tatsız senaryolarıyla kasaba yaşamını keşfettiği kısa hikayeleriyle tanınıyor. TED نشرت روايتين، لكن لعلّ شهرتها تعود لقصصها القصيرة، التي تستطلع حياة بلدةٍ صغيرةٍ بلغةٍ لاذعة وفكاهةٍ غير مألوفة، وبشكلٍ مبهج سيناريوهاتٍ بغيضة.
    Eğer sen iğneleyici ağzını daha az açsaydın, yolunda gidecekti. Open Subtitles لكان الأمر يستحق المحاولة لو أنك أبقيت فمك الجميل الساخر مغلقاً
    Tabii, çünkü lafı söyleyen insanlar iğneleyici konuşup konuşmadıklarını anlayamazlar. Open Subtitles -لم تكن تتهكم صحيح، لأنّ الذين يتكلمون لا يمكنهم القول بأنّهم يتهكمون
    Onun sömürgeciliğe yapılmış iğneleyici jeopolitik bir referans olup olmadığını ben bile bilmiyorum. Open Subtitles لا اعرف ان كان هذا حتى ساخرا من اشارة جغرافية سياسية للمستعمرات او لا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more