"iş arkadaşım" - Translation from Turkish to Arabic

    • زميلي
        
    • زميلتي
        
    • زميل
        
    • زميلة عمل
        
    • وزميلي
        
    • زميلتى
        
    • إنها زميلة
        
    • شريك عمل
        
    • زميلٌ
        
    Sağ tarafta iş arkadaşım Soren'i görebilirsiniz, gerçekten orada. TED في الجهة اليمنى يمكنكم رؤية زميلي سورين، والذي هو بالفعل في الفضاء.
    İş arkadaşım Tom Eisner tarafından keşfedilen evrimsel hata, bu ateş böceklerini parlak ışıklarını hain bir niyetle geceye taşımaya itmiştir. TED هذا الاختلال الثوري، الذي اكتشفه زميلي توم إيزنر، دفع تلك اليراعات إلى إطلاق أضواؤها البراقة في الليل بنية غادرة.
    İş arkadaşım Chris Hansen'in ofisine gittim. TED لذلك تجولت عبر الممر إلى مكتب زميلي كريس هانسن.
    İş arkadaşım olsa da, günün sonunda daima benim küçük kızım olacak. Open Subtitles على الرغم من انها زميلتي ستبقى دائما فتاتي الصغيره اولاً وانا والدها
    Radar benim iş arkadaşım Olivia'nın altındaki gizli dev su havuzunu ortaya çıkardı, ayaklarının 7 kat aşağısında. TED والرادار قد كشف بركةً كبيرة من الماء السائل. مخفيةً تحت زميلتي أوليفيا, سبعة قصص تحت قدميها
    Jesse, bu benim iş arkadaşım Kolzak Yusenkov.Aynı zamanda birlikte seyahat ettiğim dedektiftir. Open Subtitles جيسي هذا زميل عملي، كولزاك يوشنكوف إنه رجل مباحث أيضاً، إننا مسافران معاً
    Bu sabah ofiste gördüğün kadın, iş arkadaşım değil. Open Subtitles ليست زميلة عمل وإنما نحن عاشقان
    İş arkadaşım ve akıl hocam, Gene Sharp, 198 farklı şiddete dayanmayan yöntem tespit etti. TED زميلي ومعلمي، جين شارب، قد حدد 198 طريقة للنضال السلمي.
    Açıklayayım, her hafta negatifleri Roma'ya, Universal'daki iş arkadaşım Mario Cotone'ye gönderiyorum. Open Subtitles أرسل النيغاتيف كل أسبوع إلى روما ويتولى زميلي د. ماريو كوتوني
    -Evet ben bay Hitcihnawa -Bu da iş arkadaşım... -Yuko Takonushi Open Subtitles ذلك صحيح أنا السيد ايتشناوا وهذا زميلي السيد يوكو تاكونوشي
    İş arkadaşım akşam yemeği için eve gitmek istedi,.. Open Subtitles أراد زميلي أن يصل لمنزله لتناول العشاء، رغم ذلك.
    Sorun şu ki, iş arkadaşım sana şampanyalar için yüz bin doları karttan ödemene izin vermiş ve kartın karşılıksız çıkmış. Open Subtitles المشكلة هي زميلي هنا سمح لك حاسبك بي مائة ألف على الشمبانيا، و بطاقة إئتمانك تم رفضها.
    İş arkadaşım Dr. Bennett ile alakalı bir program hazırlıyorlar. Open Subtitles انهم يقومون بعرض حول زميلي الدكتور بينيت
    Gidiyorum! Gidiyorum! İş arkadaşım yüzünden geciktim, kusura bakma. Open Subtitles انا ذاهب زميلي في العمل كانت لدية آسف على حدوث ذلك
    O benim iş arkadaşım ve arabası harap olduğu için, birinin onu götürmesine ihtiyacı vardı. Open Subtitles هذا السؤال رائع إنها زميلتي في العمل وهي بحاجة لتوصيله لأنها أتلفت سيارتها
    İş arkadaşım onunla ne zamandır yattığınızı sorduğunda da incinmiş gibi değil yakalanmış gibi baktınız. Open Subtitles وحينما تسألكِ زميلتي عن مطارحتكِ لفراشه لم تشعري بالإهانة بل بدا وكأنّك شعرتِ بالخوف لأنّه تم اكتشاف أمركِ
    Platonik iş arkadaşım kendisi bir kız ama sadece arkadaşız. Open Subtitles بلدي الأصدقاء زميل أفلاطوني، الذي هو فتاة، ولكن مجرد صديق.
    Ve günümüze gelirsek, benim iş arkadaşım ve siyamatik uzmanı, John Stewart Reed. TED وبعد ذلك نقلها لنا الى الوقت الحاضر زميل يتعاون معي، وخبير السيماتكس، جون ستيوارت ريد.
    Dün gece bir şey kaybettin mi, iş arkadaşım? Open Subtitles هل فقدتِ شيءً باللّيلة الماضية، زميل عمل؟
    Evet, iş arkadaşım. Open Subtitles حسناً إنها زميلة عمل
    Çok sevdiğim iş arkadaşım ve çok sevilen personelim Paul Crawford'ın manasızca ölümü bu okulun üzerinde yara izi olmayacaktır. Open Subtitles القتل الذي لا معنى لها لموظفي العزيزي وزميلي, بول كروفورد, لن يكون ندبة على هذه المدرسة.
    İş arkadaşım Rebecca Harris ve ben, FBI'dan iyi niyet göstergesi olarak gelen bir görev nedeni ile buradayız. Open Subtitles انا زميلتى ريبكا هريس هنا فى مهمة حسن نية من المباحث الفيدرالية
    İş arkadaşım. Kurallara aykırı. İşte hissettiğim bu. Open Subtitles إنها زميلة بالعمل، وهذا ضد القوانين هذا شعوري حيال الأمر
    - İş arkadaşım falan yok. Open Subtitles لست أملك شريك عمل
    Bir iş arkadaşım, telefonunda oyun oynamasına izin vermediği için arkadaşının boğazından boru temizleyici döken 12 yaşındaki bir çocuğu savundu. Open Subtitles زميلٌ لي بالعمل يدافع عن غلام عمره 12 سنة الذي تدفق دم بحلقه من زميله المُفضل .لأنه لم يدعه يلعب بلعبة بهاتفه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more