Ayrıca onları bilinen uluslararası bir suç örgütüyle işbirliği yapmakla da itham ediyorum. | Open Subtitles | أنا أتهمهم أيضا بالعمل مع منظمة إجرامية دولية مشهورة |
Ve bu yasa sadece yabancı güçlerle işbirliği yapmakla suçlanan insanların, yani casusların kovuşturmasına yönelik kullanıldı teşkilatlardaki köstebeklere yönelik bir şey değildi. | Open Subtitles | تم استخدامه فقط لملاحقة الأشخاص المتهمين بالعمل مع قوى أجنبية. الجواسيس، ليس المبلغين. |
Yıllar süren Japon işgâli sonrası düşmanla işbirliği yapmakla suçlanan Filipinliler'e karşı en sonunda alınan kişisel galibiyetler. | Open Subtitles | تسوية الحسابات الشخصية مع الفلبينيين المتهمين ... بالتعاون مع العدو خلال سنوات من أحتلال يابانى حانت أخيراً لحظة نهايته ... |
Talibanla işbirliği yapmakla suçlanana kadar hükümet için çalışan bir çevirmendi. | Open Subtitles | عمل لصالح الجيش العسكري حتى اُتّهِم بالتعاون مع حركة (طالبان) |