Bunu bu sabah işe gelirken yazdım. | Open Subtitles | أنا كتبت هذا في طريقي إلى العمل هذا الصباح |
Sabah spor yaptığımda yanımda, işe gelirken, arabada spor yaptığımda yanımda ve işe geldiğimde spor yaptığımda yanımda. | Open Subtitles | هناك حيث أتمرن في الصباح حيث أتمرن في السيارة و أنا في طريقي إلى العمل و عندما أتمرن حين أصل إلى العمل |
Bu sabah işe gelirken kaçırılmadığıma şaşırdım. | Open Subtitles | أنا متفاجئة أنا لم أحصل على مختطف على طريقي للعمل هذا الصباح. |
Mesela, bu sabah, işe gelirken aklıma bir fikir geldi. | Open Subtitles | حسناً ، كما تعلم هذا الصباح ، عندما كنت أقود في طريقي للعمل ، جائتني هذه الفكرة ، حسناً ؟ |
Bugün işe gelirken bronzlaştırıcı sprey kullandım. | Open Subtitles | لقد رطبت جلدي بمرهم في طريقي إلى العمل اليوم |
- İşe gelirken açmayı bıraktım. | Open Subtitles | لقد توقفتُ لشرائه وأنا في طريقي إلى العمل |
İşe gelirken üç adam bana yaklaştı ve... | Open Subtitles | لقد كنت في طريقي إلى العمل واقترب منّي مجموعة من الأشخاص |
Dün işe gelirken belki değişik bir şeyler hissederim diye bir polise dokundum. | Open Subtitles | قمت بلمس شرطياً في طريقي للعمل الأمس فقط لأشعر بشيئاً ما |