"işe yaramıştı" - Translation from Turkish to Arabic

• نجحت
• نجح الأمر
• لقد نفعت
• فلح
• نجح عندما
• نفعت هذه
• نجح ذلك
• نجح هذا
• كان فعالآً
• لقد أجدى
• لقد نجح في
• أجدى نفعاً
• الأمر نجح

Acımasızca olabilir, ama Osmanlılarda işe yaramıştı.
قد تكون تلك طريقة قاسية ولكنها نجحت مع العثمانيون

Pamuk Prenseste işe yaramıştı. Denemeye değer.
لقد نجحت مع بياض الثّلج إنها تستحقّ المحاولة

Son seferde, senin için işe yaramıştı.
لا ، لقد نجحت معك في المرة الماضية مع تلك الشقراء عند آلة الموسيقى

Oakland A's için işe yaramıştı New Jersey eyaleti için de yaradı.
لقد نجح الأمر لنادي أوكلاند أي، و نجح الأمر لولاية نيوجيرسي.

Otelin elektriğini kesin. Önceden işe yaramıştı.
اقطع الكهرباء عن الفندق لقد نفعت هذه الخطة معك سابقا

Daha önce bu taktik işe yaramıştı çünkü eşit şartlardaydık.
الأن ، لقد فلح الأن لأننا متساويان ...الأن

Bob, kız kardeşimle telefonda bu kadar çok konuşmamam gerektiğini söylediğinde işe yaramıştı.
لقد نجح عندما أخبرني "بوب" أنّه يتوجّب علي أن أتوقف عن الحديث مع أختي لوقت طويل على الهاتف

- "Kırık Pencereler" teorisi. - New York'ta işe yaramıştı.
" نظرية " النافذة المكسورة - نجحت في نيويورك -

Zamanında sevmediğim bir kıza büyü yapmıştım, ve işe yaramıştı.
لقد وضعت مرة لعنة على فتاة اكرهها ولقد نجحت الفكرة كلياً

Bunu milyonlarca kez yapmıştım ve büyü işe yaramıştı.
لأنّي أجريتها مليون مرّة و قد نجحت تلك التعويذة

Evet daha önce de düşük seviyeli karalar almıştım ama şunu söylemeliyim ki bu sefer işe yaramıştı.
أجل حظيت ببعض لحظات الإلهام الغير دقيقة من قبل لكني نجحت في هذه تماما

Erkeklerle işe yaramıştı. Kızlarla neden yaramasın?
ولكنها نجحت مع الشبان، فلم لن تنجح مع الفتيات؟

Büyü rüyamda işe yaramıştı. Şimdi tek yapmam gereken, işe yaramasını sağlamak.
نجحت التعويذة في حلمي والآن عليّ الحرص على تحقيقها

Evet, o zaman işe yaramıştı ve şimdi de yarayacak.
لقد نجحت سابقاً,وسأجعلها تنجح الأن

Her neyse, işe yaramıştı. Çünkü önceden söylemiştim sana.
على أية حال، نجح الأمر نجح لأنني اخبرتكِ من البداية

Stonehenge'de işe yaramıştı. Druidler kocaman taşları taşımışlardı.
حسناً, لقد نجح الأمر في ستونج دروديس حيث نقلوا صخور ضخمة

Daha önce işe yaramıştı.
حسناً , لقد نفعت هذه الخدعة من قبل

Neyse ki bu da işe yaramıştı.
-لحسن الحظ, هذا فلح أيضاً

- Bana söylediğinde işe yaramıştı.
نجح عندما أخبرتني بذلك.

Önceden işe yaramıştı, şimdi de işe yaradı.
لكيّ يستقيم عقله المضطرب، نجح ذلك قبلًا، ونجح الآن.

Daha önce işe yaramıştı.
في الحقيقة نجح هذا الأمر سابقاً

Tanrı aşkına, bu geçen haftaya kadar işe yaramıştı.
و الذي كان فعالآً لفترة حتي الأسبوع الماضي

Bende işe yaramıştı.
لقد أجدى ذلك معي.

- Geçen sefer işe yaramıştı.
لقد نجح في المرة الماضية.

Bende işe yaramıştı.
أجدى نفعاً معي