"işerim" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأتبول
        
    • أتبول
        
    • أتبوّل
        
    • مليءٌ
        
    • سأتبوّل
        
    O herifin ön ayaklarına işerim ! Open Subtitles أننى سأتبول على هذا دواسة الاقدام هيا نذهب
    Peki ama işemem lazım, şu an nerde kenara çekebilirsen, herhangi bir yere işerim gerçekten. Open Subtitles حسنًا, لكن عليّ التبول الآن لذا توقف متى ما استطعت أنا سأتبول حرفيًا في أي مكان, هنا المكان رائع في الحقيقة
    Belki ben de oğlum gibi kale levhasına işerim. Open Subtitles ربما سأتبول على الصفيحة، كابني
    Yok, sorun olmaz. Genelde duştayken işerim. Open Subtitles لا، لن تكون هذه مشكلة عادة ما أتبول في حوض الاستحمام
    Bu yüzden hep sokağa işerim. Open Subtitles لهذا كنت دائماً أتبول في الرواق
    Bahçeye devamlı işerim, ama sıçamam ki. Open Subtitles أتبوّل هنا طوال الوقت لكن لن أتغوّط هنا
    Sabah kalkarım ve mükemmelliğe işerim. Open Subtitles "أنا أصحو في الصباح وأنا مليءٌ بالإمتياز."
    Yere de işerim. Open Subtitles سأتبوّل على أرضيّة السيّارة
    Öyle ya da böyle kaçarı yok işerim. Open Subtitles بجميع الأحوال، أنا سأتبول فيه.
    Seni özlemle anmam ama hayatımda tekne gezintisi yapacağım son ayı heba edersen yemin ederim, ölene dek her gün mezarına işerim. Open Subtitles ‏لا أعني أنني قد أفتقدك،‏ ‏‏ولكن إن جعلتني أبدد آخر شهر ملائم ‏لركوب القوارب في حياتي،‏ ‏‏أعدك بأنني سأتبول على قبرك ‏كل يوم حتى موتي.
    Üstüne işerim piç kurusu. Dokunmayacağım. Open Subtitles لن ألمسها بل سأتبول عليها
    Yemin ederim halına işerim. Open Subtitles -أقسم، سأتبول على السجادة
    Ben seninkine işerim. Open Subtitles حسنا ، سأتبول على قبرك .
    - Madem hemen vazgeçiyorsun, ben de üzerine işerim. Open Subtitles -إن كنت ستنسحب، سأتبول عليك
    - Olmuyor. - Peki, ben işerim o zaman. Open Subtitles هذا لا يفلح - حسناً ، سوف أتبول عليه أنا -
    Arabaya binersem, koltuğa işerim. Open Subtitles - إصعدي إلى السيارة - إذا ركبت السيارة فسوف أتبول في المقعد
    Ona avukatlarını sıralamasını söyleyin. Böylece üzerlerine uzun uzun işerim. Open Subtitles لكي أتبول عليهم جميعأَ
    Özel bir iş yapıyorum. - Utangaç işerim ben. Open Subtitles ــ أخجل حين أتبوّل ــ لا تكن سخيفاً
    Ben oturarak işerim, Shawn. Open Subtitles أتبوّل وأنا جالس، (شـون)
    Mesela, " Sabah uyanırım ve mükemmeliğe işerim" Open Subtitles مثل : "أنا أصحو في الصباح وأنا مليءٌ بالإمتياز."
    Ben de kafana işerim. Open Subtitles سأتبوّل على رأسك .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more