İşler değişiyor ama bu zaman alacak. | TED | الأمور تتغير ولكن ذلك سوف يستغرق زمناً. |
Bizim için işler değişiyor, yakında oy da verebileceğiz. | Open Subtitles | حسناً، الأمور تتغير بالنسبةِ لنا و التصويت لن يطول أمرهُ الآن |
Ama işler değişiyor. Yeni bir Yüce geliyor. | Open Subtitles | لكن الأمور تتغير زعيمة جديدة بدأت في الظهور |
Moleküler seviyede işler değişiyor, malzemeler farklı davranıyor. | TED | لأن الأشياء تتغير على هذا المستوى الجزيئي وتتصرف بطريقة مختلفة |
İşler değişiyor ve senin de kendi hayatını yaşaman gerek. | Open Subtitles | الأشياء تتغير و يجبُ عليك أنتِ أيضاً أن تكون لكِ حياتك الخاصة |
Bir imzanız yeterdi. Ama işler değişiyor. | Open Subtitles | بمجرد توقيعك ولكن الأمور تغيرت |
"İlk defa oy vermek istiyorum, çünkü İspanyol kökenliler için işler değişiyor. | TED | "أريد أن أصوّت للمرة الأولى لأن الأمور تتغير للـ اللاتينيين. |
- İşler değişiyor, kardeşim. - Öyle, kardeşim. | Open Subtitles | . الأمور تتغير , أخى - . إنها كذلك , أخى - |
İşler değişiyor, insanlar geri dönmeye hazır. | Open Subtitles | الأمور تتغير, الناس مستعدين للعودة |
Her dakika işler değişiyor. | Open Subtitles | الأمور تتغير كل دقيقة |
İşler değişiyor. | Open Subtitles | الأمور تتغير. |
Artık lisede değiliz Clark. İşler değişiyor. | Open Subtitles | نحن لم نعد بالثانوية بعد الآن يا (كلارك)، الأشياء تتغير |
Ama şunu dinle. İşler değişiyor. | Open Subtitles | وأستمع لكِ,لكن الأشياء تتغير |
Şimdi işler değişiyor. | Open Subtitles | . الآن .. الأشياء تتغير |
Leith işler değişiyor. | Open Subtitles | ليث الأمور تغيرت. |
Zamanla işler değişiyor.. | Open Subtitles | الأمور تغيرت. |