Birlikteyken güzel bir el oluyorsunuz. Meksika'da işler değişti. | Open Subtitles | معا تفعلون أشياء جميلة تغيرت الأمور في المكسيك |
Yo, taşak geçmiyorum. İşler değişti. Bu fırsatı tepemem. | Open Subtitles | تغيرت الأمور يا صديقي لا يُمكنني ترك فرصة كهذه تفلت مني |
Eskiden senin için çalışırdı ama şimdi işler değişti. | Open Subtitles | لقد كان يعمل تحت إمرتك، ولكن الأمور تغيرت |
İşler değişti, artık o kadar kolay değil. | Open Subtitles | لقد تغيّرت الأمور ولم تعُد بهذه السهولة |
Ve şimdi ilk defa işler değişti. | Open Subtitles | والآن ولأول مرّة، الأمور مختلفة |
Sonradan işler değişti. Rehineler duruma el koydu. | Open Subtitles | و بعض الأشياء تغيرت بعدها الرهائن قاموا بالسيطرة |
Geçmişte hiç yapılmadı ancak işler değişti ve seninle birlikte onlar da değişecek. | Open Subtitles | لم يحدث قط في الماضي ولكن الأمور تتغير وسوف تغيير معاكى |
Isaac'in karşı koymakta haklı olduğunu düşünürdük. Ancak işler değişti. | Open Subtitles | اعتقدنا بأن إسحاق كَانَ محقاً لكي يحارب لَكن الأمر مختلف الآن |
- İşler değişti artık. - Sorunu ne peki? | Open Subtitles | الامور تغيرت اذن ماهو اضطرابها ؟ |
Elbette ailesini özlüyordu. Ancak bir süre sonra işler değişti. | Open Subtitles | كان يفتقد عائلته ، بالطبع فعل ذلك لكن بعد برهة ، تغيرت الأمور |
Sanırım Salı gecesi benim için işler değişti. | Open Subtitles | تغيرت الأمور بالنسبة لي ليلة الثلاثاء |
İşler değişti. Farkındasın sandım. | Open Subtitles | لقد تغيرت الأمور ظننت أنك فهمت هذا |
Bak, gemiye son gelişinden beri işler değişti. | Open Subtitles | أنظري, الأمور تغيرت مُنذ أخر مرة أتيتي فيها إلي متن السَفينة. |
Efendim, daha önce yardımınızı istedim biliyorum ama işler değişti. | Open Subtitles | - سيدي اعلم اني طلبت مساعدتك سابقاً لكن الأمور تغيرت |
Evet, işler değişti. | Open Subtitles | أجل، لقد تغيّرت الأمور |
Kardeşin için işler değişti artık. | Open Subtitles | الأمور مختلفة بالنسبة إلى أخيك |
Birkaç yıl önce bu engeller oldukça mantıklıydı fakat şimdi işler değişti. | TED | حسنا ً ، هذه الإعتراضات معقولة تماما ً قبل عدة سنوات ، لكن الأشياء تغيرت . |
İşler değişti. Biliyorsun. | Open Subtitles | الأمور تتغير وأنتِ تعرفين هذا. |
Ama artık işler değişti. Ben bir gaziyim. | Open Subtitles | و لكن الأمر مختلف الآن ,فأنا محارب |
İşler değişti. | Open Subtitles | لكن الامور تغيرت |
Çakal sesi ve her şey için sağ ol ama sana dedim, işler değişti. | Open Subtitles | أقدر لك العواء وكل شيء ولكن كما اخبرتك الأمور قد تغيرت |
İşler değişti. | Open Subtitles | كل شيء قد تغير |
Benim. İşler değişti. | Open Subtitles | هذا أنا، الوضع تغيّر. |
İşler değişti ama o kadar değil. | Open Subtitles | الأشياء تتغير ولكن ليس كثيراً |
Evet, ama askeri merkez için çalıştığımı öğrendiğinde işler değişti. | Open Subtitles | نعم , لكن الأشياء تغيّرت عندما إكتشف أنّني أعمل في قاعدة عسكريّة |
O yazıdan sonra işler değişti. | Open Subtitles | الأمور تغيّرت منذ تمّت كتابة تلك المقالة |