Efendim, Morgan ve JJ' i gördüm ama Emily' i göremedim. | Open Subtitles | سيدي لقد رأيت مورغان و جي جي لكنني لم أر إيميلي |
Çözmen gereken bir sorun var. Demin Danielle'i gördüm. | Open Subtitles | ألبرت البدين، هناك مشكلة عليك أن تحلها لقد رأيت دانيل تواً |
Demin Danielle'i gördüm. Okulu bırakıyor ve kaçıyor. | Open Subtitles | لقد رأيت دانيل تواً وقالت بأنها ستترك المدرسة وستهرب من البيت |
Anlarsın ya, bu gece Jack Lauderdale'i gördüm o da bana plağım için 500 dolar avans verdi. | Open Subtitles | أترين ، لقد قابلت جاك لودردايل الليلة ؟ و أعطاني 500 دولار مقدماً لتسجيلي |
- Tanrım, limuzinden inerken Cat Deeley'i gördüm. | Open Subtitles | يا الهي، لقد رأيت كات ديلي للتو تغادر سيارتها الليمو من هي كات ديلي؟ |
Ben Manş'ı, Atlantik'i ve Akdeniz'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت المحيط الأطلسي و البحر المتوسط |
Labiche, Labiche. Evet, Labiche'i gördüm. | Open Subtitles | لابيش , لابيش , نعم لقد رأيت لابيش |
Gelmeden önce Duncan Hopley'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت دنكان هوبلي قبل ان اتي |
Spor salonunda arkadaşın Ted'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت صديقك تيد في المركز الرياضي |
Spor salonunda arkadaşın Ted'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت صديقك تيد في المركز الرياضي |
Holly'i gördüm. Görünüşüyle, sesiyle tıpatıp aynısı gibi hissettim. | Open Subtitles | لقد رأيت "هولي" لقد بدت وصوتها وأحسست كما هي بالضبط |
Poponda Bakire Meryem'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت مريم العذراء على مؤخرتك. |
Emily'i gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت إيميلي. |
Harry'i gördüm, Jack. | Open Subtitles | لقد رأيت هاري يا جاك |
Hayır, az önce Lucy Mckittrick'i gördüm. | Open Subtitles | لا لقد رأيت لوسى ما كتريك |
Herkes seni bekliyor. Hamit'i, Kader'i gördüm. | Open Subtitles | .الجميع ينتظر قدومك لقد رأيت (حميد) و(قادر) |
Henüz onu görmedim ama Bay Shelby'i gördüm. | Open Subtitles | ...ليس بعد، لكن لقد رأيت السيد "شيلبي" لقد كان يبحث عنك |
Evet, Bay Peabody'i gördüm ama onunla görüşemedim. | Open Subtitles | "آجل , لقد قابلت السيد "بى بـادى لكننى لم أقابله |
Derek'i gördüm.. yolun ortasındaydı kanaması vardı ve kurşunlar yağıyordu | Open Subtitles | و عندما رأيت ديريك كان ينزف في و سط الشارع |
Sonra bir markette National Enquirer'i gördüm. | Open Subtitles | ثم رأيت مجلة الناشنال إنكوايرر في السوبرماركت |
Lobide Tae Gong Shil'i gördüm. | Open Subtitles | . أنا رأيت تاي جونج سيل بالردهة |
Buraya gelirken yolda Jane Fairfax'i gördüm. Bu havada delilik. Çıldırmış! | Open Subtitles | لقد رايت الآنسه فاير فكس ترحل من هنا جنون في هذا الطقس جنون! |
Dediğim gibi, Lee Gwang-min'i gördüm. | Open Subtitles | كما قلت, أنا رأيتُ "لي جوانغ-مين". |