Bu şahıs, Miranda Lopez'i vahşice öldürülmesinin hemen öncesinde gördüğü yönünde ifade verecek. | Open Subtitles | التي ستشهد بأنها شاهدت " ميراندا لوبيز " للحظات قبل مقتلها الوحشي طعنت " ميراندا لوبيز " مرتين |
İfade verecek olan hizmetli kadın ölü olarak bulunmuş. | Open Subtitles | الخادمة التي كانت ستشهد... عُثر عليها ميّتة. |
İfade vereceksiniz efendim. Başkan ifade verecek. | Open Subtitles | أنت سوف تدلي بشهادتك يا سيدي الرئيس سوف يدلي بشهادته |
Doc Durant'ten rüşvet aldığına dair ifade verecek bir Senatör var. | Open Subtitles | لدي سيناتور و الذي سيشهد بأنه أخذ رشاوى من الدكتور دورانت |
Elimizdeki bu tanık Michael Corleone'nin kumarhaneleri kontrol eden bir imparatorluk yönettiğine dair ifade verecek. | Open Subtitles | ... لدينا أخيراً شاهد سيشهد على سيطرة مايكل كورليونى على امبراطورية اجرامية تدير لعبة القمار فى هذه البلاد و ربما بلاد أخرى أيضاً |
Bu adam mahkemenizde ifade verecek. Kamuya açık bir mahkemede. | Open Subtitles | هذا الرجل سوف يشهد في محاكمتك محاكمة علنية |
Yani Trillo'nun salıverilmesine karşı mı ifade verecek? | Open Subtitles | لذا فهيَ ستشهد ضد (تريلو).. لا. |
İtiraz ediyorum. Şimdi de Bayan Gutierrez mi ifade verecek? | Open Subtitles | اعتراض، هل الآنسة (غوتيرز) ستشهد الآن؟ |
İfade verecek mi? | Open Subtitles | هل ستشهد ؟ |
Ellen Parsons ifade verecek. | Open Subtitles | ألين بارسنوس) ستشهد ضدي) |
Benim adıma ifade verecek. | Open Subtitles | ستشهد في صالحي |
Siktirin, ifade verecek. | Open Subtitles | اللعنة عليك، وانه سوف يدلي بشهادته. |
Elimizde ifade verecek bir tanığımız yoksa, hiçbir şeyimiz yoktur. | Open Subtitles | إذا لم يتواجد لدينا شاهد الذي سيشهد ، سنحصل على لا شيء |
Elimizdeki bu tanık Michael Corleone'nin kumarhaneleri kontrol eden bir imparatorluk yönettiğine dair ifade verecek. | Open Subtitles | ... لدينا أخيراً شاهد سيشهد على سيطرة مايكل كورليونى على امبراطورية اجرامية تدير لعبة القمار فى هذة البلاد و ربما بلاد أخرى أيضاً |
- Çünkü yarın, müvekkilinizin aleyhinde ifade verecek. | Open Subtitles | ـ ربما لأني أظن إنه سوف يشهد .ضد موكلك غداً |