Marketin yakınlarında iki şişe yanıcı madde bulduk ve bazı yanmış bez parçaları. | Open Subtitles | فلقد وجدوا قرب المخزن زجاجتين تحتويان على مواد قابلة للاشتعال وبعض الخرق المحترقة |
Her şeyin parasını vermek isterse iki şişe Dom Perignon ısmarla. | Open Subtitles | وإن عرضت أن تتكفّل بكل النفقات اطلب زجاجتين من أجود النبيذ |
İki şişe viski içtiği halde sarhoş olmadığı söylenir. | Open Subtitles | هناك اسطورة انه يمكنه ان يشرب زجاجتين من الويسكى دون ان يسكر |
İki şişe canlı virüs... Herkesi iyileştirmeye yetecek kadar. | Open Subtitles | زجاجتان من الفيروس الحى يجعل هذا كافي جدآ لمعالجة كل شخص متأثر |
Max, lütfedip de bize en iyi iki şişe birandan verir misin? | Open Subtitles | انت , زجاجتان مخلوطتان من افضل ما عندك , لو سمحت |
İki şişe kırmızı şarap alabilir misin? | Open Subtitles | لو يمكنك أن تشتري قارورتي نبيذ أحمر |
Annesi günde iki şişe şarap bitiriyor yine de harika görünüyor. | Open Subtitles | أمها تشرب زجاجتي نبيذ في اليوم وتبدو رائعة جدا |
Hepsi toplam 23.80 tuttu. İki şişe viski. Altı kutu bira. | Open Subtitles | حسابها 23.8، أجل زجاجتين من السكوتش ونصف دزينة من البيرة |
İçmedim. İki şişe satın almıştım. Birini lavaboya döktüm. | Open Subtitles | أنا لم أشربها، لقد إشتريت زجاجتين سكبتُ واحدةً منهم |
Her şeyi yavaştan aldım, mesafemi korudum ve iki şişe şarap sonra, arabamda sevişiyorduk. | Open Subtitles | أخذت الامور بروية, وضعت مسافة بيني ,و بينها و بعد زجاجتين من النبيذ أصبحنا نقبل بعضا في سيارتي |
İki şişe de viski hazırlamamı söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أن أجعل زجاجتين من الويسكي جاهزتين، أيضاً. |
İki şişe viskiye bunca parayı verdiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني التصديق أنه دفع كل هذا المال من أجل زجاجتين فقط |
Ama iki şişe içtin. İyi olduğuna emin misin? Hey! | Open Subtitles | ولكن امى لقد تناولتِ زجاجتين من السوجو فهل ستكونين على مايرام ؟ |
İki şişe kırmızı şarabım bir dolu CD'im, ve yatak odasında mumlarım var çünkü lamba seksin düşmanıdır. | Open Subtitles | لدي زجاجتين من النبيذ الأحمر وإستوانطتين وشموع لغرفة النوم لأن الإضاءة عدوة العلاقات الجسدية |
İki şişe şarap ve birinin yalnız hissetmesinin yapımıyla. | Open Subtitles | نشأ بسبب زجاجتين من الشراب وأحدهُم يشعُر بالوحدة |
İki şişe Bâtard-Montrachet ve yanında beyaz mantar, lütfen. | Open Subtitles | زجاجتين من النبيذ الأبيض وحبة من الكمأ الأبيض رجاءً |
Max, lütfedip de bize en iyi iki şişe birandan verir misin? | Open Subtitles | انت , زجاجتان مخلوطتان من افضل ما عندك , لو سمحت |
Hayır bu elmalı dostum, iki şişe daha var. | Open Subtitles | كلا, هذه التفاحة الريفية يا رجل، إنها جميلة, لديّ زجاجتان. |
Bir iki şişe içersek, Babillilerden konuşuruz zaten. | Open Subtitles | حسناً, زجاجتان من هذه وسوف نتحدّث بالبابليّة. |
İki şişe su içtim. | Open Subtitles | شربت قارورتي ماء. |
İki şişe şarap iki taze sıkılmış portakal suyu ve iki kulüp sandviçi istiyoruz. | Open Subtitles | نعم، حسناً، نود أن نحصل على زجاجتي شمبانيا. وكأسي عصير برتقال طازج.. وشطيرتين كبيرتين. |
Şimdiye kadar iki şişe içti. | Open Subtitles | شربت حتى الآن قارورتان منها |
Her gün iki şişe, tamam mı? Çoğu çocuk bunu yapar. | TED | سيتناولوا قارورتين. حسناً؟ ومعظم الأطفال يفعلون. |
Kanlı. Bir de şu şampanyadan iki şişe lütfen. | Open Subtitles | بدمها، و زجاجتا شامبانيا |