İki aile de birbirini onları almakla suçluyor. | Open Subtitles | كل عائلة تلقي باللوم على الأخرى لأخذهم |
İki aile de diğerini suçluyor. | Open Subtitles | كل عائلة ألقت باللوم على الأخرى |
O halde iki olay mı var aynı evde? İki aile mi yok oldu? | Open Subtitles | إذن عائلتان ماتوا بنفس المنزل |
O halde iki olay mı var aynı evde? İki aile mi yok oldu? | Open Subtitles | إذن عائلتان ماتوا بنفس المنزل |
Tanrı şahidim olsun ki mahkememin bu iki aile arasında kalmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | بقدر أن الربّ شاهدى، لن أدع محكمتى سبباً فى اندلاع حرب بين عائلتين |
İki aile de farklı eyaletlerden, ama aralarında sadece 12 km var. | Open Subtitles | العائلتان تسكنان في ولايتين مختلفتين على بعد 8 أميال |
Bu iki aile arasındaki gerginlik, yerel siyasi iktidar üzerine bir anlaşmazlığın çıktığı 1913 yılına dayanmaktadır. | TED | التوترات بين تلك العائلتين يعود تاريخها إلى 1913 عندما كان هناك نزاعٌ على السلطة السياسية المحلية. |
O halde iki olay mı var aynı evde? İki aile mi yok oldu? | Open Subtitles | إذن عائلتان ماتوا بنفس المنزل |
O halde iki olay mı var aynı evde? İki aile mi yok oldu? | Open Subtitles | إذن عائلتان ماتوا بنفس المنزل |
İki aile arasında güzel bir ticari birleşme. | Open Subtitles | سيكون الزواج عبارة عن اندماج أعمال بين عائلتين |
Bir ay arayla iki aile evlerinde öldürüldü. | Open Subtitles | مقتل عائلتين في بيتيهما وهناك شهر يفصل بين الجريمتين |
Bu iki aile boştan yere birbirlerini bitirmek için uğraşmışlar. | Open Subtitles | هاتان العائلتان يمزقان بعضهما البعض بدون أيّ سبب. |
Bu kasabaya yerleşen diğer iki aile Jacksons ve Goodenslardı, değil mi? | Open Subtitles | كما تـرون، العائلتان الأخـرتان اللتان إستقـرتا بهذه البـلـدة كانتا عائلة (جاكسون) (وجوديـنس) ، ألـيس كذلك؟ |
İki aile de birbirinden nefret ediyor ve bu da yangına körükle gitmektir. | TED | فكلا العائلتين تكرهان بعضهما وهذا الفعل هو صبٌ للزيت على النار. |
Servetleri yabancıya gitmesin diye... iki aile bir araya geldi. | Open Subtitles | وتجتمع العائلتين معاً لإخفاء ثرواتهم بعيدا |