"iki katlı" - Translation from Turkish to Arabic

    • من طابقين
        
    • بطابقين
        
    • على شكل كوخ
        
    • طابقان
        
    • طابقين في
        
    • ذات الطابقين
        
    Sekiz odalı, iki katlı ahşaptan yapılma evim parçalara ayrıldı ve üstüme örtüldü. Open Subtitles منزلى الخشبى المكون من طابقين بغرفه الثمانى تحول إلى شظايا متناثرة غطتنى بالكامل
    Anneleri ve dedeleriyle ön bahçesi ve arkada verandası olan iki katlı bir evde yaşıyorlardı. TED وعاشا مع أمهما وجدهما في بيت مكون من طابقين مع حديقة أمامية وشرفة خلفية.
    Azar azar kenara koyup Morgan Park'da iki katlı küçük bir ev satın alacaktık. Open Subtitles كنا نريد أن ندخر شيئا فشيئا ونشتري بيتا صغيرا قديما من طابقين في مورغان بارك
    Sonra düşünüyordum, sadece düşünüyordum, aslında iki katlı bir eve taşınabiliriz. Open Subtitles ثم فكرت كنت أفكر، أقول لكِ فقط أفكر بأن نضع إعلان عن رغبتنا في شراء منزل بطابقين
    Kızarmış hamur fabrikasındaki patlamanın... seni iki katlı otobüsten atmasından sonra bu serinin fikrini bulduğunu herkes biliyor. Open Subtitles كل الناس عارفة انك جبت فكرة السلسلة دى بعد انفجار حصل فى مصنع كحك قذفك من فوق باص بطابقين
    İki katlı olan değil, sonraki. Open Subtitles ليس الذي على شكل كوخ وانما الذي بجواره.
    iki katlı. Open Subtitles طابقان. (بيتر)...
    İki katlı kırmızı bir otobüsün tepesinde Hollywood bulvarından geçiyoruz. Open Subtitles أتعرف الحافلة الحمراء ذات الطابقين التي تعبر أمام جادة هوليوود؟
    Bu ev iki katlı, on odası var... ve her şeyi yerli yerinde tutan bir kadın. Open Subtitles لهذا البيت 10 غرف إنه من طابقين و به امرأة واحدة فقط تحافظ عليه.. إنها أنا
    Bazıları iki katlı bir binadan daha yükseğini görmediler. Open Subtitles لم يرى أغلبهم مبنى أعلى من طابقين إلا في الصور
    Kesilmeleri falan. Klasik iki katlı. Üstte iki ekmek arasında yüzde yüz dana burger. Open Subtitles الكلاسيكي من طابقين مع لمسة من اللحم البقري الصافي في منتصف الكيزر
    İki katlı bir pasta. " Her Çarşamba Pasta Günü. " Open Subtitles مكونة من طابقين كل يوم أربعاء يكون يوم الحلوى
    Sonuçta orası iki katlı bir evdi, Mickey. Open Subtitles .أعني, لقد كان بيت مكّون من طابقين, ميكي
    Başka bir ceset daha iki katlı bir apartmanda bulundu. Open Subtitles عُثر على جثة أخرى في غرفة في شقة مؤلفة من طابقين
    İki katlı bir ev kadar yüksek bir topu hayal et. TED تخيلوا كرة بعلو منزل بطابقين.
    Julie'nin 16. yaş gününde iki katlı otobüs tuttuğu zamanı hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكرين عندما أحضرن (الجوليتان)‏ حافلة بطابقين من أجل عيد ميلادهن ال16؟
    - Bu merdivenlerde, iki katlı altındadır. - Hadi be! Open Subtitles إنه بالسلم أسفلنا بطابقين - تحرك، هيا -
    İki katlı olanın yanındaki. Open Subtitles ليس الذي على شكل كوخ وانما الذي بجواره.
    Büyükbabam konağın, sadece iki katlı olduğunu unutmuş. Open Subtitles جدي كان يظن انه لم يكن يوجد سوى طابقين في قصرنا
    Ama bu iki katlı okulun çatısında, çok daha ilginç bir hikâye çıktı. Open Subtitles ولكن تصاعدت قصة أكثر تشويقاً فوق هذه المدرسة ذات الطابقين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more