İkinci el araba galerisine 15 dakika önce nakit parayla satmış ve galeriden yürüyerek çıkmış. | Open Subtitles | لقد باعتها قبل 15 دقيقة لمتجر سيارات مستعملة نقداً وخرجت مشياً على الأقدام من المتجر |
İkinci el araba satıcısı gibi onu bana satmayı kes. | Open Subtitles | - توقف عن الترويج لها كأنك كنت تعمل بمحل سيارات مستعملة |
İkinci el araba satıcısı. | Open Subtitles | بائع سيارات مستعملة |
Ve harika küçük bir uzay robotu olmasına rağmen bu günlerde bir çeşit ikinci el araba gibi. | TED | وعلى الرغم من أنه روبوت رائع ذو مساحة صغيرة، يعتبر هذه الأيام نوعًا مثل سيارة مستعملة. |
Sen bozuyorsun. Onlara ikinci el araba satmaya çalışmıyoruz. | Open Subtitles | أنت تفسد هذا نحن لا نحاول بيعهم سيارة مستعملة |
Baban bu garajda eskiden ikinci el araba satmıyor muydu? | Open Subtitles | ألم يكن والدك كان يبيع السيارات المستعملة في مرآب منزله؟ |
Evlatlık çocukları bir nimet, ama hayatın boyunca ikinci el araba kullanmışsın gibi. | Open Subtitles | أعني , اطفال التبني هم نعمة . لكن يبدو الأمر كما لو كنت قد تقودين السيارات المستعملة في حياتك كلها . |
Bununla da Brandy'ye yeni bir ikinci el araba alırız! | Open Subtitles | وهذا، براندي، وأنت تسير إلى الحصول على سيارة مستعملة جديدة ! |
Sen ikinci el araba satıcısısın, Daniel. | Open Subtitles | أنت بائع سيارة مستعملة يا (دانييل) |
Bu ikinci el araba değil Alex. | Open Subtitles | إنها ليست سيارة مستعملة يا (أليكس) |
Oteller, restaurantlar Lafitte deki ikinci el araba satıcıları bile. | Open Subtitles | أصحاب الفنادق، المطاعم وحتى .(بائعي السيارات المستعملة في (لافيت |