"ikiz kardeşi" - Translation from Turkish to Arabic

    • أخت توأم
        
    • أخيه التوأم
        
    • اخت توأم
        
    • الشقيق التوأم
        
    • أخوه التوأم
        
    - İkiz kardeşi de yok, kontrol ettim. Open Subtitles كما أني تحققت من عدم وجود أخت توأم لها.
    Evet, ikiz kardeşi Clarissa. Sen neyden bahsediyorsun? Onun ikizi falan yok. Open Subtitles ليس لديها أخت توأم هذا ما تفعله
    Yıllar önce, ikiz kardeşi Oscar'ı kandırıp... Open Subtitles قبل عدة سنوات،بعد أن خدع (أخيه التوأم (أوسكار
    - Rosa'nın ikiz kardeşi olsaydı onu uterusta yer bitirirdi. Open Subtitles اذا كان لديها اخت توأم,
    Julio Von Matterhorn'dan bahsetmiyorum Lorenzo'nun ikiz kardeşi. Buna inanabiliyor musun? Open Subtitles دون أن أذكر (هوليو فون ماترهورن) الشقيق التوأم لـ(لورنزو)
    Tam o anda 1 500 kilometre uzaktaki ikiz kardeşi de yere yıkılıyor. Open Subtitles ثم على بعد 900 ميل في نفس الوقت يسقط أخوه التوأم
    Hayır, kız bir ikiz kardeşi olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles لا، ذكروا أنّه كانت له أخت توأم
    Bilirsin, Ben de ona bakıyordum ve düşündüm ki, wow, trish'e benziyor, ama, bilirsin bir manken, ya da onun ikiz kardeşi, ya da.. Open Subtitles أتدرين؟ كنت أنظر إليها أيضاً (واعتقدت أنها تشبه (تريش لكن ربما كان تعمل ليلاً كممثلة أو أن لها أخت توأم
    Bridget Kelly'nin bir ikiz kardeşi olduğunu bilmediğini düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أنّه لمْ يكن يعرف أنّ (بريدجيت كيلي) لديها أخت توأم.
    Bridget Kelly'nin bir ikiz kardeşi olduğunu bilmiyordunuz. Open Subtitles لمْ يكن يعرف أنّ (بريدجيت كيلي) لديها أخت توأم.
    Maggie'nin ikiz kardeşi var ve ölen kişi oydu; Open Subtitles (ماغي) كانت لديه أخت توأم
    Tüm bu kargaşa ikiz kardeşi Clyde'ı uykusundan uyandırmış. Open Subtitles كل هذه الفوضى نُسبت إلى أخيه التوأم (كلايد)
    İkiz kardeşi Paul ile birlikte orduda olduğunu söyledi. Open Subtitles قال أنه بالجيش مع أخيه التوأم (بول)
    Jack. Onun ikiz kardeşi var. Open Subtitles -إنّ (جاك) لديه اخت توأم .
    Bunlar olurken, Petra da Aaron ile yakınlaşmaya başlamıştı, eski aşığı Roman'ın ikiz kardeşi ile. Open Subtitles وفي تلك الأثناء، تقربت (بترا) من (آرون) وهو الشقيق التوأم لحبيبها السابق (رومان) تذكرون (رومان)، أليس كذلك؟
    Adrian suçlunun o olduğunu söylemişti ama suçlu adamın ikiz kardeşi çıkmıştı. Open Subtitles أدريان قال أنه المتهم وإنتهي الأمر أنه أخوه التوأم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more