"ilaçlarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • أدوية
        
    • تناول أدويتك
        
    • لأدوية
        
    • أدويته
        
    • دوائها
        
    Bir diğeri de anti HIV ilaçlarına evrensel erişim. TED والثاني هو إيصال أدوية ضد فيروس نقص المناعة عالميًا.
    Peki, Afrika'da imha edilen ucuz menenjit ilaçlarına ne diyeceksin? Open Subtitles ماذا عن أدوية التهاب السحايا الرخيصة التي يعطوها لنا بـ(أفريقيا)؟
    Sıtma ilaçlarına bağlı hemoliz? Open Subtitles انحلال الدم بسبب أدوية الملاريا؟
    İlaçlarına sırtını dönersen elimden bir şey gelmez. Open Subtitles لا أستطيع فعل أي شيء إذا ما توقفت عن تناول أدويتك.
    Reklamcılar arabalardan baş ağrısı ilaçlarına kadar yeni şeyleri satmak için karakterli yüzler arıyor. Open Subtitles حيث يريد المعلنون وجوه شخصية ليبيعوا كل شيء من السيارات الجديدة ! لأدوية الصداع
    Babasının ilaçlarına ve içkisine para bulmak için, kendini satıyor. Open Subtitles يجب عليها أن تفعل ذلك لتدفع ثمن شراب والدها السكير و أدويته.
    - Ne var? Bu bayanın astımı var. İlaçlarına ihtiyacı var. Open Subtitles هذه المرأة لديها مرض الربو إنها تحتاج دوائها
    Sıçtığımın ilaçlarına dokunamıyorum. Open Subtitles لا أيتطيع أحضار أي أدوية
    Katilimiz, Joe'nun ilaçlarına ulaşabiliyordu. Üzerinde taşımadığı ilaçlarına... Open Subtitles قاتلنا لديه صلاحيّة الوصول إلى أدوية (جو) أدوية لم يبقها معه
    Özel sorunları, almaları gereken özel ilaçlarına bak. Open Subtitles أي إحتياجات خاصة,أي أدوية
    Ve onu, ilaçlarına başlattırdılar. Open Subtitles وجعلوها تتناول أدوية.
    Yumurtalık ilaçlarına yani. Open Subtitles أدوية الخصوبة - اجل -
    İlaçlarına dikkat etmelisin. Open Subtitles عليكِ أن تحرصي أكثر عند تناول أدويتك
    İlaçlarına tekrar başlasan nasıl olur? Hayır. Open Subtitles ربما عليك إعادة النظر بشأن تناول أدويتك
    İlaçlarına tekrar başla, dostum. Open Subtitles يبدو أنك توقفت عن تناول أدويتك.
    Nöbet ilaçlarına tepki vermiyor, Randy. Open Subtitles إنها لا تستجيب لأدوية علاج النوب، (راندي).
    Dairesine girip ilaçlarına siyanür koydunuz. Open Subtitles حينها دخلت إلى شقته، وغيّرت أدويته بالسيانيد
    İlaçlarına ihtiyacı olduğuna adım gibi eminim. Open Subtitles وأنا مُتاكد من أنها تريد دوائها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more