Belki bu beni biraz taraflı yapıyor ancak BM ile çalışmanın başarıya götüreceğini söyleyebilirim. | TED | ربما هذا ما يجعلني منحازا قليلاً لكن يمكنني أن اخبركم أن العمل مع الامم المتحدة قد يقود للنجاح |
Jeopolitik bir analist olarak BM ile çalışmanın çoğu zaman safça kabul edildiğini biliyorum. | TED | الآن، كمحلل الجغرافيا السياسية أنا أعلم بأنه أحياناً يعد العمل مع الأمم المتحدة سذاجة |
800 poundluk bir goril ile çalışmanın yararları işte. | Open Subtitles | تلك أحد منافع العمل مع غوريلا ذو 800 باوند. |
FBI ile çalışmanın böyle olacağını düşünmemiştim. - Hem de hiç. | Open Subtitles | ليس ما كنتُ أتخيّل كيف سيكون العمل مع المباحث الفيدراليّة على الإطلاق. |
Ya da Amerikan Polisi ile çalışmanın faydalarını öngörmedim. | Open Subtitles | ولا حتى تنبأت بمنافع العمل مع الشرطة الأمريكية |
Bende SPK ile çalışmanın ideal bir ortam olacağına inanıyorum. | Open Subtitles | بيئة مثالية SPK أعتقد أن العمل مع |
Marilyn ile çalışmanın kendimi tekrar genç hissetmemi sağlayacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | أتعرف , ظننت أن العمل مع (مارلين) سيجعلنى أشعر إننى أصبحت شاب مجددا |
İçinizden biri hala Pulpo ile çalışmanın kötü bir fikir olduğunu düşünüyorsa elini kaldırsın ki ben de ağzının üstüne bir tane yapıştırayım. | Open Subtitles | الآن أي شخص آخر لا يزال يعتقد أنها فكرة سيئة العمل مع (بولبو) ارفع يدك حتّى يتسنّى لي رؤية من سأوجّه لكمة في فمه |
Hank Voight ile çalışmanın bu kadar kolay olacağını kimse söylemedi. | Open Subtitles | (انه من السهل العمل مع (هانك فويت |