"ile birlikte olmak" - Translation from Turkish to Arabic

    • البقاء مع
        
    • أكون مع
        
    • تكون مع
        
    Amerika'ya gitme düşüncesi vardı ve elbette, Richard ile birlikte olmak. Open Subtitles كانيهمنيأنهاأميركاو.. وطبعاً البقاء مع ريتشارد
    Bu kasabada Kate ile birlikte olmak istemeyen bir tek erkek bile yoktur. Open Subtitles لا يوجد رجل في المدينة كلها ليس لديه الإستعداد للتضحية بأي شيء من أجل البقاء مع كيت , مفهوم ؟
    Brady ile birlikte olmak ve daha fazla sörf yapmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أكون مع برادي. أريد أن أركب الأمواج أكثر.
    Dışarıya çıkınca, hayatında bir şeyler yapmaktan korkmayan birisi ile birlikte olmak istediğimi anladım. Open Subtitles الخروج هناك جعلني أدرك أنني أريد أن أكون مع الرجل الذي لا يخاف أن تفعل شيئا مع حياته.
    Tokio ile birlikte olmak istemediğine emin misin? Open Subtitles هل انت متأكد انك لا نريد ان تكون مع توكيو ؟
    Daisy ile birlikte olmak istiyorum dediğin an gitmiştim. Open Subtitles لقد ذهبت باللحظة التي قلت فيها أنك أردت أن تكون مع ديزي
    Hâlâ Danny ile birlikte olmak istiyor musun? Open Subtitles هل لازلتي ترغبين البقاء مع داني ؟
    Biz sonsuza kadar Gin ile birlikte olmak istedik ama... Open Subtitles ...أردنا البقاء مع جين للأبد، لكن
    Ben bir başkası ile birlikte olmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أكون مع أي شخص آخر.
    Kaderimin Clark ile birlikte olmak olduğunu hissediyorum ama onun kaderi çok daha büyük ve son isteyeceğim şey bunu engelleyecek veya karşısına çıkacak biri olmak. Open Subtitles أشعر أحياناً اني مقدرة لأن أكون مع (كلارك) لكن قدره أعظم، وآخر ما أريد أن أكون من يعيقه
    Mikey ile birlikte olmak istiyorum, ailemle birlikte olmak istiyorum. Open Subtitles (أريد أن أكون مع ( ميكي أريد أن أكون مع عائلتي
    Ben ile birlikte olmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أن أكون مع بين
    bu hayallerin gerçeğe dönüşmesi. burada z ile birlikte olmak. Open Subtitles بأن أكون مع "زي" نفعل هذا.
    Kaderimin Clark ile birlikte olmak olduğunu hissediyorum ama onun kaderi çok daha büyük ve son isteyeceğim şey bunu engelleyecek veya karşısına çıkacak biri olmak. Open Subtitles أشعر أحياناً اني مقدرة لأن أكون مع (كلارك)... لكن قدره أعظم... ، وآخر ما أريد أن أكون من يعيقه
    Ailesi ile birlikte olmak isteyen eski bir müşterimizsin. Open Subtitles انت زبونة مهمة بالنسبة الينا التى تريد ان تكون مع عائلتها
    Ölene dek kızıyla birlikte yaşayan komşuları ile birlikte olmak istiyor. Open Subtitles إنها تريد أن تكون مع الجيران الذين عاشت معهم ابنتها حتّى وفاتها..
    O babası ile birlikte olmak için olağandışı bir isteğe sahip. Open Subtitles لديها رغبة قوية جدا لكي تكون مع أبّيها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more