"ile birlikteydi" - Translation from Turkish to Arabic

    • كانت مع
        
    • كان مع
        
    Bu felakete yol açtığınzda siz CDC moronları ile birlikteydi. Open Subtitles لقد كانت مع مغفلون السى دى سى عندما سببت انت هذا الكارثه
    Ayrıca duyduğuma göre çok iyiymiş ve biz tekrar birleşmeden önce o Max ile birlikteydi yani üzerimde çok baskı var. Open Subtitles نعم، وعلى ما يبدو انها جيدة جداً في ذلك وهي كانت مع ماكس قبل ان نكون مع بعضنا فهناك الكثير من الضغوطات
    - O, Rick Daress ile birlikteydi. - Onun hakkında konuşmayalım. Open Subtitles كانت مع ريك ديرس دعينا لا نتكلم عن ذلك
    Bütün gece F4'den arkadaşları ile birlikteydi. Open Subtitles لقد كان مع اف4 اصدقائه حتى اصبح الوقت متأخر
    Bash, İtalyan Savaşları sırasında Kral Henry ile birlikteydi, Open Subtitles باش كان مع الملك هنري في الحروب الايطاليه
    Hayır, EMT karısı ile birlikteydi dedi. Open Subtitles كلّا، قال فني الطواري أنّه كان مع زوجته في مكان الانفجار.
    O video, Ali'nin sigortası gibiydi. Daha eline geçtiği gün, bunu değerlendirmek istedi. Demek ki, bulduğunda Ian ile birlikteydi. Open Subtitles " نعم,نعلم,هذا الفيديو كان تأمين لحياه "ألي مما يعني أنها كانت مع "أيان" عندما وجدتها
    Declan daha doğmadan önce Doyle ile birlikteydi. Open Subtitles " لقد كانت مع " دويل " من قبل ولادة " ديكلان
    Aslında, o Zane ile birlikteydi. Zane ile birlikteydi çünkü gerçek dünyadayız. Open Subtitles في الواقع ، هى كانت مع "زين"، و مع "زين" ،لأننا في العالم الحقيقي
    Annesi ile birlikteydi. Open Subtitles كانت مع والدتها
    Annesi ile birlikteydi. Open Subtitles كانت مع والدتها
    Eşim çocuğum ile birlikteydi. Open Subtitles هي كانت مع الطفل
    Faora'yı son gördüğümde Zod ile birlikteydi. Open Subtitles آخر مرة رأيت فيها (فايورا)، كانت مع (زود)
    Keri Johnson ile birlikteydi. Open Subtitles في الليلة التي قتل فيها كان مع "كيري جونسون"
    En başından beri 2. Bölük ile birlikteydi. Open Subtitles "لقد كان مع "الجمهرة الثانية منذ البداية
    Grady, Kit Donovan ile birlikteydi. Open Subtitles جريدى كان مع كيت دونوفان
    Bu adamı görmüştüm, Gates'in içindeydi. Buckley'in eşi Vanessa ile birlikteydi. Open Subtitles لقد رأيت هذا الرجل داخل "ذي جايتس"، كان مع (فانيسا)، زوجة (بكلي)
    Saat 6:00 civarında. Arkadaşı Liz ile birlikteydi. Open Subtitles تقريباً الساعة الـ6 المغرب كان مع صديقتة (ليز)
    Albert Woods, Cornell ile birlikteydi. Birkaç tane de daimi müşteri vardı. Tanımıyorum. Open Subtitles (آلبرت وودز) كان مع (كورنيل) بالإضافة إلى خمسة زبائن، لا أعرفهم
    Öldüğü gün Jonathan ile birlikteydi. Open Subtitles (هو كان مع (جونثان في اليوم الذي مات به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more