Gitmeden önce Fernando ile konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك التحدث إلى فرناندو قبل أن تذهب |
Skip, burada bittik mi Vidrine ile konuşmalısın. | Open Subtitles | (سكيب)، هل أنتهينا هنا؟ ـ عليك التحدث إلى (فدرين) ـ (فدرين)؟ |
Bence arkadaşım Al Morgenstern ile konuşmalısın. | Open Subtitles | أعتقد حقاً بأن عليك التحدث مع صديقي آل مورغنستين |
Bu konuyu ev sahibin ile konuşmalısın. | Open Subtitles | عليك التحدث مع مالك عقارك بشأن هذا |
Belki bunu Cleopatra ile konuşmalısın. | Open Subtitles | ربما يجب ان تتحدثي مع كليوبترا بهذا الخصوص |
Bence belki de Tom ile konuşmalısın. | Open Subtitles | تعرفين ربما يجب ان تتحدثي مع توم |
Sanırım şimdi Monica ile konuşmalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنك يجب أن تتحدث إلى مونيكا الآن. |
Üzgünüm fakat tüm bunları kocan ile konuşmalısın. | Open Subtitles | انا اسف عليك أن تتحدثي إلى زوجك بهذا الامر |
Eğer üyelikle ilgileniyorsan, şuradaki Bob Cunningham ile konuşmalısın. | Open Subtitles | إذا كنتِ راغبه في العضويه يجب عليك التحدث . إلى (بوب كانينغهام) هناك |
Başkan'ın kendisi ile konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك التحدث إلى الرئيس |
Manni ile konuşmalısın. | Open Subtitles | حسنا، يجب عليك التحدث إلى (ماني) |
İmparatorluk Bakanı ile konuşmalısın. | Open Subtitles | عليك التحدث مع الرايخسمينيستر. |
Ernie ile konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك التحدث مع إيرني |
Fi, Sam ve Jesse ile konuşmalısın. | Open Subtitles | عليك التحدث مع في وسام وجيسي |
Bay Yalnız Çocuk ile konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تتحدثي مع السيد الوحيد |
O zaman gidip Matt ile konuşmalısın. | Open Subtitles | (حسنا ، لابد أن تتحدثي مع (مات |
Lofty Sullivan ile konuşmalısın. | Open Subtitles | (ينبغي أن تتحدثي مع (لوفتي سوليفان |
Kev, bence Vicky ile konuşmalısın. Sinirleri çok bozuk. | Open Subtitles | "كيف" يجب أن تتحدث إلى "فيكي" إنها هناك غاضبه |
Önce Peter ile konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تتحدث إلى بيتر مرة واحدة. |
- Paisley ile konuşmalısın. | Open Subtitles | عليكِ أن تتحدثي إلى (بيسلي) |