Yaklaşık bir sene önce, Jerr Madison ile ufak bir ortaklık anlaşması yaptım. | Open Subtitles | منذ حوالي السنة، أجريت صفقة صغيرة مع (جير ماديسن) |
- Yatırımcımiz ile ufak bir sorunumuz var. | Open Subtitles | - لدينا قصة صغيرة مع مستثمرنا - |
Ona yönelik bir tehdit, Denny'ye yönelik tehdit demektir. Ben de gidip Wilkes ile ufak bir sohbette bulundum. | Open Subtitles | أيّ تهدديد لها يمثل تهديد لـ(دينى) لذا أجريت مُحادثة صغيرة مع (ويلكز). |
Bonnie ile ufak bir konuşma yapıyordum ve bil bakalım ne oldu? | Open Subtitles | لقد تحدثت قليلا مع بونى وخمنى ماذا ؟ |
Bay Bonteri ile ufak bir görüşme yapacağım. | Open Subtitles | سوف اذهب للتحدث قليلا مع السيد بونتيري |
Yeğenin CJ ile ufak bir sorunumuz var. | Open Subtitles | لدينا مشكلة صغيرة مع ابن أخيه CJ. |